ويكيبيديا

    "أَتوقّعُ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bekliyorum
        
    • beklemiyorum
        
    • beklemiyordum
        
    • umuyorum
        
    • beklerim
        
    • beklerdim
        
    • Beklediğim
        
    Dinle, uzun mesafe bir telefon bekliyorum. Ararsa eve yönlendir tamam mı? Open Subtitles أَتوقّعُ مكالمه خارجيه أرسلْها إلى البيت
    Tamam, şimdi kuralları söyleyeceğim ve bunlara uymanızı bekliyorum. Open Subtitles حسناً، سَأَعطيكم التعليماتَ الآن، وأنا أَتوقّعُ ان تتبعاها
    Uzun kemiklerini Wendy'ye test için gönderdim, ama bir sonuç beklemiyorum. Open Subtitles لَكنِّي لا أَتوقّعُ النَتائِجَ. سجلات أسنانِ؟
    Bana kardeşlik aşkı uğruna yardım etmenizi beklemiyorum. Open Subtitles أنا لا أَتوقّعُ أَنْ تُساعدَني بدافع الحبِّ الأخويِ.
    Bu şekilde reddedilmeyi beklemiyordum. İş vermiyorlar. Open Subtitles أنا لم اكُنْ أَتوقّعُ مثل هذا الرفضِ.مفيش شغل
    Yani birbirimizi yine göreceğiz oldukça da sık, diye umuyorum. Open Subtitles أَعْني، نحن سَنَرى بعضنا البعض ثانيةً، غالباً كما أَتوقّعُ.
    Fazladan sorumluluk almayı düşünüyorsan dahi, kızlarımla olan çalışmalarında yine aynı mükemmeliyeti göstermeni beklerim. Open Subtitles إذا أردتي متواجهة مسؤولياتَ إضافيةَ، أَتوقّعُ بأنّك تُتابعُين بنفس مستوى الامتياز الذي تطبقينه مع فتياتي
    Bunca iyi gelişmeden sonra sevinç çığlıkları atmanı beklerdim. Open Subtitles لقد كُنْتُ أَتوقّعُ منك أن تكون سعيداً جداً بعد مثل هذه الأخبارِ الجيدةِ.
    - Beklediğim karşılama bu değildi. Open Subtitles التي بالتأكيد لَيستْ التحية أنا كُنْتُ أَتوقّعُ.
    -yarın kilisede olmanı bekliyorum. Open Subtitles أَتوقّعُ القطيعَ لِكي يَكُونَو في الكنيسة غداً في صباحِ عيدِ الفصح. كرئيس عشائري.
    Belgeleri bekliyorum. Teşekkür ederim. Open Subtitles أنا أَتوقّعُ أن تكون تلك المادة عندي شكراً جزيلاً.
    Cindy Crawford'dan bir telefon bekliyorum. Open Subtitles [يُوضّحُ حنجرةً] إستمعْ، أَتوقّعُ a نداء مِنْ a سيندي كراوفورد.
    -Affedilmeyi beklemiyorum. Open Subtitles أنا لا أَتوقّعُ ان يُغْفَرَ لي.
    Bunu anlamanı beklemiyorum. Open Subtitles أنا لا أَتوقّعُ بأنّك ستَفْهمُ.
    Bir daha asla uyumayı beklemiyorum. Open Subtitles أنا لا أَتوقّعُ أن أنامَ ثانيةً أبداً
    Böylesine görgemli bir yer beklemiyordum. Open Subtitles أنا ما كُنْتُ أَتوقّعُ أيّ شئَ كبيرَ جداً جداً.
    General, böyle bir tepki beklemiyordum. Open Subtitles جنرال، أنا لم أَتوقّعُ هذا النوعِ مِنْ الرَدِّ.
    -Anormal bir şey beklemiyordum ama... Open Subtitles أنا ما كُنْتُ أَتوقّعُ أيّ شئَ غير عادي، لكن...
    Ve yarın da, umuyorum ki Dekan'ın kokteylinde benim eşim olursun, ha? Open Subtitles وغداً، أَتوقّعُ بأنّه سَيكُونُ موعدي في إستقبالِ العميدَ، أوكي؟
    Ama senden bir şey istediğimde, onun olmasını beklerim. Open Subtitles لكن عندما أَسْألُ عن الشيءِ، أَتوقّعُ الحُصُول عليه.
    Tanrım, Raymond'dan beklerdim ama sen, Debra. Open Subtitles أوه، ي، ي تَعْرفُ، أَتوقّعُ ذلك مِنْ رايموند،
    Beklediğim şey, tam olarak "tekrar hoşgeldin" değildi... Open Subtitles الذى كنت أَتوقّعُ. لَرُبَّمَا لأنني كُنْتُ أَتوقّعُك في الجراحةِ في 8:

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد