Diyorum ki, eğer Keen'in masum olduğunu ispatlamaya çalışıyorlarsa neden çok zengin bir terör örgütü elemanlarının peşinden gidiyorlar? | Open Subtitles | " أعني ، إذا كانوا يُحاولون إثبات براءة " كين فلماذا يسعون خلف تلك الأهداف القيمة ؟ |
Ty'ın masum olduğunu ispatlamaya çalışmanın tek sebebi hani? | Open Subtitles | " السبب الأساسي الذي حاوت من أجله إثبات براءة " تي |
Rafi'nin masum olduğunu ispatlamaya çalışmış. | Open Subtitles | لقد حاولت إثبات براءة (رافي). |
Eğer adamların Nina'nın masumiyetini kanıtlamak istiyorlarsa acele etmelerini söyle. | Open Subtitles | إذا فإن كان قومك يريدون المساعدة في إثبات براءة نينا يجب عليهم الإسراع في ذلك |
Eğer Keen'in masumiyetini kanıtlamak istiyorsa, | Open Subtitles | " أعني ، إذا كانوا يحاولون إثبات براءة " كين |
Duruşmadan bir hafta önce gelen 3500 sayfadan çıkan bütün o devasa delil yığını Ross'un masumiyetini ispatlamaya yardım edecek bütün o delillerin mahkemede ortaya konulup kullanılması engellendi. | Open Subtitles | التي يمكن أن تساعد على إثبات براءة روس تم استبعادها من المثول في قاعة المحكمة كان يمكن أن تكون قضية مختلفة تماما هذه كانت المحاكمة التي لم تحدث |
Jim, Tom, Dave, Judy, Margie ve Al Wyatt'ın masumiyetini ispatlamaya odaklanacaksınız. | Open Subtitles | (جيم)، (توم)، (ديف)، (جودي) (مارجي)، و(آل) أنتم ستركزون على (إثبات براءة ( وايات |