Ama oynayabilmek için paraya ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | كانت أشياء مأكّدة؟ لَكنِّي إحتجتُ المالَ لتحقيقهم |
Pekala, paraya ihtiyacım vardı, ama sen bana yardım etmiyordun. | Open Subtitles | حَسناً، إحتجتُ للمالَ، وأنت لم تُساعدُني. |
Sadece şoku atlatabilmem için zamana ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | فقط إحتجتُ لبعض من الوقت لتَجَاوُز الصدمةَ. |
Fatura gerekiyordu, ama onu bulamadım, | Open Subtitles | ولكـنني إحتجتُ الإيصال ولـم أستطع أن أجده |
Hedeflerimi yeniden belirlemek ve kendimi dinlemem gerekiyordu. | Open Subtitles | إحتجتُ لتَقييم أهدافِي ثانية واتوصل بنفسِي الحقيقيِه. |
Piyasaya sürülecek yeni ürünün arge saha araştırmalarına bakmam lazımdı. | Open Subtitles | إحتجتُ لرؤية الدراسات الميدانية لقسم البحث والتطوير الخاصة بالمنتج الجديد |
Sen çıkana kadar beklemeliydim ama yardıma ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | أعرفُ بأن كان عليّ بأن أنتظر حتى تخرج من السجن، لكنني إحتجتُ المساعدة. |
Mahallede tek Asyalı çocuk olmak saklanacak iyi bir yere ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | لأنني كنتُ الطفل الآسيوي الوحيد في الحيّ. لذا إحتجتُ مخبأ سري. |
Önceki gece, paraya ihtiyacım vardı, Bir şeyler alıp sakinleşmek için ben de onun evine girip, gitarını çaldım. | Open Subtitles | بتلكَ الليلة , إحتجتُ لبعض النقود لشراء شيء يهدئ أعصابي , لذا قمتُ باقتحام منزلها و سرقة غيتارها |
Ancak projeyi tamamlamak için annen ve babana ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | ولكني إحتجتُ إلى مساعدة والديك في إكماله |
- Biraz daha zamana ihtiyacım vardı. - Ama zaman doldu. | Open Subtitles | كان لدي مساهمون، وأشخاصٌ يؤمنون بي فقط إحتجتُ لبعض الوقت |
Hayatımda ilk kez, senin yardımına ihtiyacım vardı. Ve sen ne yaptın? | Open Subtitles | لأوّل مرّة في حياتي إحتجتُ لمساعدتكِ، وماذا فعلتِ أنتِ؟ |
Bu sabah kanıtları ortadan kaldırmasınlar diye arama emrine dün akşam ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | لأنني إحتجتُ للمذكرة ليلةَ البارحة لكيّ أمنعهم من تدمير الدليل بهذا الصباح. |
Ölmek üzereydim ve yaşamak için bir sebebe ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ مستعدَّ لمَوت: وأنا إحتجتُ سبب للعَيْش. |
Sana bir fırsat verdim çünkü buna ihtiyacım vardı ama bir tahliye davası için bu kliniğin itibarını sarsarsan, seni kovarım ve duruşma salonuna bir daha asla adım atamazsın. | Open Subtitles | لقد منحتُكَ الفرصة لأنني إحتجتُ ذلك، لكن لو خاطرت بسمعة هذا المكتب بسبب قضية منزلٍ واحدة، لسوف أطردك |
Hedeflerimi yeniden belirlemek ve kendimi dinlemem gerekiyordu. | Open Subtitles | إحتجتُ لتَقييم أهدافِي ثانية واتوصل بنفسِي الحقيقيِه. |
Ziyaretçi salonuna girebilmek için bir ziyaretçi gerekiyordu. | Open Subtitles | إحتجتُ لزائر كي أتمكّن من دخول غرفة الزوّار |
ÖIdüğüme dair inkar edilemez bir kanıt gerekiyordu elimi yada ayamı kesmeden bu büyüklükte bir kanıt bırakmak imkansızdı | Open Subtitles | إحتجتُ برهان لا جدال به بأنّني كُنتُ ميتـًا وكان من المستحيل أنْ أترك عينة دامغة دون خسارة فادحة لأحد أعضاء الجسم |
Cep telefonumu koyacak bir yer lazımdı ve dans ederken ellerim serbest kalsın istedim. | Open Subtitles | إحتجتُ مكان لوضع هاتفي الخلوي وأنا أَحْبُّ الإسْتِعْمال يدّاي الأثنتان عندما أَرْقصُ |
Buna ihtiyacım varmış. Ne kadar uyuyakaldım? | Open Subtitles | لقد إحتجتُ لذلك إلى متى كُنْتُ أنا خارج؟ |
Gururumu, itibarımı, erkekliğimi bana geri verecek bir şeye ihtiyacım var. | Open Subtitles | إحتجتُ شيءاً لإعادة فخرِي، كرامتي، رجولتي. |
Sana demiştim. Tek ihtiyacım olan dinlenmek. | Open Subtitles | كما أخبرتُك، إحتجتُ فقط الى إستراحة صَغيرة |