Bıçak kafatasına girip hiçbir önemli sinire veya damara zarar vermemiş, yani iyileşecek. | Open Subtitles | إخترقت الشفرة جمجمته ولم تصب أي أعصاب أو شرايين رئيسية, لذا سيكون بخير |
Müzenin e-postalarına sızdım ve ileri gelenlerden rasgele birinin davetiyesini aldım. | Open Subtitles | لذا إخترقت البريد الإلكتروني للمتحف وإيجاد دعوة عشوائيّة لبعض الأشخاص |
Laboratuvarlarının envanterini hackledim. | Open Subtitles | لقد إخترقت لائحة مختبر الطب الشرعي لديهم |
Billy, KITT cezaevi gözlem kameralarına sızdı. | Open Subtitles | بيلي ، كيت إخترقت كاميرات المراقبة في السجن |
Suçsuz bir adama komplo kurdun. Bilgisayarlarımı hackledin. | Open Subtitles | إنّكَ لفقتَ جُرماً لرجل بريء، و إخترقت حواسيبي. |
Bizim bowling grubumuza giren ilk kız olduğunu biliyormusun | Open Subtitles | أتعلمين, أنت أول فتاة إخترقت دائرة لعبتنا |
Gerçekten , ilgilenmiyorum. Hangi tuşlara bastığını öğrenince bilgisayarına girdim | Open Subtitles | إخترقت جهازك وراقبت كل ما تقوم بكتابته وولجت إليه بحسابك |
Mary'i o şekilde tutmam falan, bütün kuralları çiğnedim. | Open Subtitles | حملي لـ(ماري) هكذا، لقد إخترقت جميع القواعد. |
5 hafta önce annenizin Taipei'deki laboratuarlarından birine girip bir Rambaldi aygıtı buldunuz. | Open Subtitles | قبل خمسة أسابيع إخترقت واحد أمّك labratories في تايبيه حيث إكتشفت أداة رامبالدي. |
5 hafta önce annenizin Taipei'deki laboratuarlarından birine girip bir Rambaldi aygıtı buldunuz. | Open Subtitles | قبل خمسة أسابيع إخترقت واحد أمّك labratories في تايبيه حيث إكتشفت أداة رامبالدي. |
Tek yaptığım birkaç bilgisayara girip biraz ten görmekti, bu kadar. | Open Subtitles | كل ما فعلته هو أني إخترقت بعض الحواسيب في محاولة لمشاهدة عرضٍ مُغري، هذا ما في الأمر |
Oyunu yapan şirketin ana sayfasına sızdım. | Open Subtitles | لذا إخترقت الشركة التي صنعت اللعبة |
Şehir kayıtlarının olduğu siteye sızdım ve evi inşa etmiş mimarı buldum, ...senin için. | Open Subtitles | لقد إخترقت سجلات المقاطعه و وجدت المهندس الذي بنى المنزل لك أتعرف، إنه ليس من الحكمه - |
- Az önce NORAD'ı hackledim ve kukla uydunun bilgilerine ulaştım. | Open Subtitles | إخترقت للتو قيادة دفاع الفضاء الجوي الأمريكية الشمالية وحصلت على مواصفات القمر الصناعي الساكن. |
Özgürlük Kulesi'nin asansörlerini hackledim. | Open Subtitles | لقد إخترقت المصاعد في برج الحرية. font color="#ffff00" -برج في نيويورك |
Direniş İç Güvenliğe mi sızdı diyorsun yani? | Open Subtitles | أتظنُّ المقاومة إخترقت حماية الأمنِ الوطنيّ؟ |
Japon savas gemisini hackledin. | Open Subtitles | ولقد إخترقت تلك السفينة الحربيّة اليابانيّة. |
Ele giren kurşunun dokuz milimetrelik kafaya giren kurşunun ise 45 calibrelik olduğunu düşünmemiz bu yüzdendi. | Open Subtitles | لهذا ظننا أن رصاصة من عيار 9 ملم إخترقت يده وأخرى من عيار 45 أصابت وجهه. |
Metro takip sistemime girdim ve onun yerini tespit ettim. | Open Subtitles | لقد إخترقت نظام المراقبة الخاص بالمترو و حددت موقعها |
Kanunları çiğnedim. | Open Subtitles | ! إخترقت القانون! |
Kurşun göğüs kafesini delmiş, omurganın arka tarafını delip geçmiş ve en yakın duvara saplanmış. | Open Subtitles | الرصاصة إخترقت عظم القص، إتجهت مباشرة نحو جانب الضهر، و إستقرت في الجدار المجاور. |
Kuşunun, oksipital loba iyice girmiş, zavallıcık hemen kör olmuş. | Open Subtitles | لقد إخترقت رصاصتك الفص الخلفي مسببه العمى الفوري للفتى المسكين |
Bir kaç ay önce devletin gizli bir güvenlik duvarından içeri sızdın. | Open Subtitles | قبل بضعة شهور إخترقت حائط ناري حكومي سري |
Bence mermi, yolcu koltuğundaki camı kırarak maktülün göğsüne saplanmış. | Open Subtitles | أظن أن تلكَ الرصاصة كسرت زجاج السيّارة ثم إخترقت صدر المجني عليها. |
Kasamı nasıl açtığınızı bilmiyorum, ...ama şunu açıklığa kavuşturalım gözümü korkutamazsınız. | Open Subtitles | ولا أريد أن أعرف كيف ... إخترقت الأمن عندي لكنني سأتحدث بوضوح لن أكون خائفا |