Prem onu Terör Tej Singh'den kurtarmak için kaçırdı. | Open Subtitles | إختطفها بريم ذلك اليوم ليحميها من تيرورتيج سيمج |
Onu neden kaçırdı ve neden yanında sürüklüyor? | Open Subtitles | لماذا إختطفها ولماذا يسحبها معه؟ |
Keje'yi ve Keje'yi kaçıran adamı. | Open Subtitles | عن كاجا وعن الرجل الذي إختطفها |
Molly'yi kaçıran kişiyle buluşmaya gitmiş -Nereye ? | Open Subtitles | قالت بأنّها ستلتقي الرجل الذي إختطفها واختطف (مولي). |
Her neyse, bir gün, Kitsune denilen kötü bir yaratık onu kaçırmış ve bir mağaraya kapatmış... | Open Subtitles | على كل ، مرة إختطفها مخلوق شرير يُدعى الكيتسون ووضعها في كهف |
Onu kaçırmış olabilecek kişi hakkında epey şey biliyoruz. | Open Subtitles | لدينا معلومات وفيه حول من قد يكون إختطفها |
Eminim süper emici bişey onu aldı, ne ossuruktan bir şeyse ölüme götürdü. | Open Subtitles | أنا متأكدة بأنها جد مُهتاجة من التافه الذي إختطفها فحسب |
Anlaşılan, onu her kim kaçırdıysa kendini baskı altında hissetmiş. | Open Subtitles | يبدو أن من إختطفها شعر بأنه تحت ضغط |
Onu benden zorla kaçırdı. | Open Subtitles | لقد إختطفها ليجبرني على الإستسلام |
Sonra onu kaçırdı. | Open Subtitles | [فروهيك] وبعد ذلك إختطفها. |
"Eğer" falan değil, kaçırdı. | Open Subtitles | ليس هناك "إذا" ، لقد إختطفها |
Tam şehirden ayrılıyorduk ve o, o, onu kaçırdı! | Open Subtitles | و إختطفها... إختطفها فحسب! |
Ann Gallagher, kendisini kaçıran iki adamın da kimliğini teşhis etti. | Open Subtitles | لقد حددتهم(آن قالقر)كلاهما الخبيث والرجل الذي إختطفها. |
Onu iki yıl önce kaçıran adam Çeçenistan'da. | Open Subtitles | ... "الرجل الذي إختطفها مُنذ عامين، هو في "الشيشان |
Onu kaçıran kişi ben değilim. | Open Subtitles | -لست أنا من إختطفها" ". |
Karınız hakkında çok şey bilmiyoruz Bay Galliston ama onu kaçırmış olabilecek kişi hakkında biliyoruz. | Open Subtitles | نحن لانعرف الكثير عن زوجتكَ سيد "غاليستون" ولكننا نعرف مايكفي عن من قد يكون إختطفها |
Kadını New Jersey'deki luna parktan kaçırmış. | Open Subtitles | لقد إختطفها من مُتنزّه في (نيو جيرسي). |
Ya da... kendisi için kaçırmış. | Open Subtitles | ...أو إختطفها بنفسه |
Birisi götürdü kızımı. | Open Subtitles | أعتقد بأن أحداً إختطفها |
Birisi kızımı götürdü. | Open Subtitles | أحدُ ما إختطفها |
Eğer Braxton onu kaçırdıysa, arkasında iz bırakmamış. | Open Subtitles | - لا تطورات (حتى لو إختطفها (براكستون لم يترك أيّ أثر |
Kate'i kaçırdığında bırakmıştı. | Open Subtitles | عندما إختطفها و تركها تذهب |