ويكيبيديا

    "إزدحام" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • trafik
        
    • heves
        
    • yoğun
        
    • trafiği
        
    • trafiğe
        
    • tıkalı
        
    trafik çok sıkışık olsa bile, Jiménez'in alındığı otoparkla hastanenin arası en fazla 15 dakika sürer. Open Subtitles حتي فى حالات إزدحام المرور الرحلة من هذا المرآب حتي المستشفي لاتستغرق أكثر من 15 دقيقة
    Elbette hafta sonları trafik olmuyor. Open Subtitles بالطبع، أيام العطل، لن يكون هُناك إزدحام مروري.
    Elbette hafta sonları trafik olmuyor. Open Subtitles بالطبع، أيام العطل، لن يكون هُناك إزدحام مروري.
    Evet, sadece heves. Open Subtitles نعم، فقط a إزدحام.
    Yaptığımız animasyon içeride neler döndüğünü anlatabilecek kadar gerçekçi iken hücrenin yoğun kompleks yapısının içeride gerçekleşen olayları perdelemesinden dolayı yeterince gerçekçi değildi. TED ومعرفة كيفية عمل هذا بطريقة تكون حقيقية تقدم ما كان يحدث، لكنها ليست حقيقية بنفس إزدحام وضغط الخلية لأنه سيمنع العرض من الحدوث.
    Hayır hayır, sanırım, yola koyulsak iyi olacak. trafiği atlatalım. Open Subtitles لا، لا، أعتقد علينا الرحيل قبل إزدحام المرور
    trafiğe takılmazsak tabii, ve takılacağımızı sanmam. Open Subtitles إذا لم نواجه إزدحام, ولا اعتقد أننا سنفعل
    Hala futbol maçları... trafik kilitlenmeleri... Open Subtitles اذا كانت هناك ألعاب كرةِ قدم، حالات إزدحام مرور، البرامج التلفزيونية وسرقات بقوّة السلاح،
    Big Gulps ve trafik karmaşası hiç uyuşmuyor. Open Subtitles التبول وحالات إزدحام المرور الكبيرة، لا يختلطان
    Hayır, zaten New York'ta kimse bilmez. Çok fazla trafik olurdu. Open Subtitles لا أحد في نيويورك يقود كان هناك إزدحام مروري
    Bugünkü flash haber 23.karayolunda berbat trafik sıkışıklığı 9 saat sürdü. Open Subtitles أهم أخبار اليوم هي وجود إزدحام فظيع على الطريق رقم 23 لمدة 9 ساعات
    trafik ya kötü, ya yoğun ya da intihara teşvik edici. Open Subtitles المرور سيئ، المرور بالغ الذروة، إزدحام يشق طويلا.
    Hey Sıcak dudaklar,acele et. Şoför trafik olduğunu söylüyor. Open Subtitles هيا يا حبيبتي ، أسرعي يقول السائق أن هناك إزدحام في المرور
    Nerde olduğunu bilmiyorsunuzdur. Çok fazla trafik olmalı. Open Subtitles أنت لا تعلم أين المكان قد يكون هناك إزدحام مروري
    - trafik vardı. Kaçmaya çalıştım. trafiğe takıldım. Open Subtitles كان هناك إزدحام مروري، وكنت أحاول تجنّبه.
    Geçici bir heves işte. Open Subtitles هو a إزدحام. هو سَيُسافرُ.
    Bu da sadece bir heves. Open Subtitles وهو فقط a إزدحام.
    Tren geliyordu, yoğun bir saatti. Open Subtitles إذن، كان القطارفي طريقه للوصول وكانت ساعة إزدحام
    Lake cilası, tarantula tüylerini gizemli sporlarını ve yoğun trafiği gösteren parçacıkları tutar. Open Subtitles يحمل الطلاء شعرات الرتيلاء ولغزك ينتج البويغات... والمركب يعاني من إزدحام شديد
    "Büyükşehir trafiği ile boğuşmuş herkesin de bildiği gibi; trafiği tıkamak, bu dünyada yapılması en kolay şeydir." Open Subtitles "أي شخص وقع في إزدحامات طُرق المدن الكبيرة, يعلم أن إزدحام الطرق" "يكون حول أسهل الأشياء التي تستطيع صنعها في العالم"
    Gezegen yok olmak üzere ve ben trafiğe mi takıldım? Affedersiniz. Open Subtitles الكوكب أَوْشَكَ أَنْ يُتحطّمَ وأَنا في إزدحام المرور ؟
    Sabit GPS'li sahte telefonlardan tüm rotamız boyunca otoban girişine kadar tıkalı yol sinyali yayıyorum. Open Subtitles أنا أزيّف إشارة هواتف مع مُحدّد مواقع ثابت طوال طريقنا لمُحاكاة إزدحام مروري وُصولاً إلى التقاطع.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد