Onun için aynen şu cümleyi kullandı: "Kovboy şapkası var ama sığırı yok." | Open Subtitles | نكتة بابليو في الحقيقة العبارة الدقيقة التي إستعملها كانت |
Numarayı yerleştirdi, o da önemli bir şey sandı ve bize tuzak kurmak için onu kullandı. | Open Subtitles | لذا زرع الرقم، وجعلها تظن أنّه مهم، ثمّ إستعملها للإيقاع بنا. |
Mesih'in son akşam yemeğinde kullandığı çarmıha gerildiğinde kanının toplandığı... | Open Subtitles | الكأس التى إستعملها السيد المسيح أثناء العشاء الأخير الكأس التى حملت دمه عندما قاموا بصلبه |
"Ve New York'ta kaç Amerikalının öldürüldüğünü düşündükçe bunun hazırlanmış bir tezgah olduğuna daha çok inanıyorum, bu zamanında Nazi'lerin kullandığı bir taktik, ve onlar da bunu yıllardır tekrar tekrar kullanıyorlar. | Open Subtitles | و كما اعتقد انّ هذه العملية هي عمل مخطط إنها عملية تقليدية , إستعملها النازيون و هم يستعملونها مراراً وتكراراً |
Hazır müzik videosu katili kendi videosu için kullanmış olmalı. | Open Subtitles | أجل، لابد أن قاتل الشريط الموسيقي المصور قد إستعملها من أجل شريطه. |
Katilin kullanmış olabileceği, beş bıçak daha var. | Open Subtitles | وهناك خمس سكاكين مُحتملة ربّما قد إستعملها القاتل. |
Ted Henderson bunu Hawaii Classic'te kullanmıştı. | Open Subtitles | لقد إستعملها " هاندرسون " في كلاسيكيات هاواي |
Truman Capote onu "El Yapımı Tabut" hikayesinde cinayet silahı olarak kullanmıştı, | Open Subtitles | ترومان كابوتي " إستعملها كسلاح جريمة " " في قصة " تابوت منقوش يدوياً |
Onu sen sanmam için kullandı. Sonra beni kullandı Steve! | Open Subtitles | إستعملها ليجعلني أعتقد أنّه أنت، ثم إستغلني يا (ستيف)! |
Dinle kızgınsın çünkü Pelant senin tüm araştırmalarını çaldı ve bize karşı kullandı. | Open Subtitles | إسمع، أنت مضطرب لأن (بيلانت) إخترق جميع ابحاثك عنّا ثم إستعملها ضدنا. |
Bu arada komşum Mike, bu kaşığı jakuzisindeki ölü fareyi çıkarmak için kullandı. | Open Subtitles | بالمناسبة، جارنا (مـايك) إستعملها الأسبوع المـاضي لإستخراج راكونٍ ميّت من الجاكوزي. |
Bu sefer onu kullandı gibi. | Open Subtitles | يبدو أنا إستعملها هذه المرة. |
Royal Ormanları'ndaki mangalda Lane bunu kullandı. | Open Subtitles | التي إستعملها (لين) في "رويالوودز". |
Filistinliler'in kamyonu soyarken kullandığı araç olabilir. | Open Subtitles | يبدو أنها هي التي إستعملها الفلسطينيين في الخطف |
Tabii ki de anladım. kullandığı reklamın fotoğrafını çektim. | Open Subtitles | بالطبع أعرف، أنا من إلتقط الصورة التي إستعملها في إعلانه. |
Şerif'in kullandığı kablosuz kamera Binbaşı Maguire'ın görüntülerini Şerif'in bilgisayarına göndermiş. | Open Subtitles | (الكاميرا اللاسلكية التي إستعملها (شريف تبث تصوير الرائد (ماغواير) مباشرة إلى حاسوبه |
Walker'ın kullandığı şifreler 20 yıllık. | Open Subtitles | شفرات إستعملها (والكر) تعود لأكثر من عشرين عاما. |
Anlaşılan katil güvenlik sistemini etkisiz hale getirmek için kullanmış. | Open Subtitles | واضح أن القاتل إستعملها لتعطيل النظام الأمني |
Evet, arama için kredi kartı kullanmış. | Open Subtitles | نعم، إستعملها في تأجير السيارة |
Mesela Judy'nin dedesi savaş dostunda kullanmıştı Judy Mike'da kullandı, ben sende-- | Open Subtitles | مثل جَدُ (جودي) إستعملها على صديقه الجندي (جودي) إستعملته على (مايك) ... و انا إستعملتها عليـ |