Kullandıkları şey her ne ise tekrar kullanmışlar. | Open Subtitles | أيّا كان ما يستعملونه, فقد إستعملوه مجدّداً. |
Bir bıçakları var. Şüpheye yer bırakmayacak şekilde kullanmışlar. | Open Subtitles | كَانَ عِنْدَهُمْ سكين وهم إستعملوه بطريقة ما، تلك الأوراقِ لا شَكَّ. |
Kablosuz güvenlik kameralarını devre dışı bırakmak için kullanmışlar. | Open Subtitles | إستعملوه لتعطيل آلات تصوير الأمن اللاسلكية. |
Amerikalılar bizi bulmak için bu sinyali kullanmışlar. | Open Subtitles | الأمريكان إستعملوه من أجل تحديد موقعنا |
Evet, camı kırmak için onu kullandılar. | Open Subtitles | نعم، إستعملوه للإنكِسار النافذة في الظهرِ. |
Babasını saklandığı yerden çıkarmak için onu kullandılar. | Open Subtitles | إستعملوه للتَنظيف أَبّه. |