Ancak çocuklardan biri, kışkırtma olmadan, belirli bir kızla öpüşemeyeceğim üzerine benimle bahse girdi. | Open Subtitles | لكن رفيق لي راهنني على أنني لن أحضى بفتاه عاديه لتقبيلي بدون إستفزاز... |
Ama bir kışkırtma olmadan saldırmışsın. | Open Subtitles | لكنك هاجمت دون إستفزاز منهم. |
Tahrik yok, sebep yok. Polis sadece onları korkutuyor. | Open Subtitles | لا إستفزاز ، لا سبب رجال الشرطة يرهبونهم |
Her türlü Tahrik belirtisini. Tahrik? | Open Subtitles | أي علامة إستفزاز |
Halkımı kışkırtmayı durdurmanızı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تتوقف عن إستفزاز الناس. |
Herkes misafirlerimi kışkırtmayı kessin. | Open Subtitles | وليتوقف الجميع عن إستفزاز ضيوفي! |
Bir provokasyon olarak kabul edecektir. | Open Subtitles | أنهُ سوف يفسرها كعملية إستفزاز. |
- Bu bir provokasyon mu? | Open Subtitles | ـ هل هذا إستفزاز ؟ |
Burada bulunmamız bile bir kışkırtma. | Open Subtitles | مجرد وجودنا إستفزاز. |
kışkırtma yok! | Open Subtitles | لا إستفزاز |
Bu bir provokasyon! | Open Subtitles | -الجميع توقفوا، هذا إستفزاز |