Drake'in soyulmasının yanı sıra sahip olduğun diğer varlıklar da hedef alındı. | Open Subtitles | بخلاف سرقة الدريك ، بعض ممتلكاتك الأخرى تم إستهدافها |
Aynı diğer kurbanlar gibi onu da hedef almış ve takip etmiş. | Open Subtitles | لقد تمت مطاردتها و إستهدافها كالضحايا الآخرين |
Yani göremediğimiz birşeye hedef alamayız. | Open Subtitles | و بالتالى ما دمنا لا نراها... لا يمكننا إستهدافها |
O ve kocan özellikle hedef olarak seçilmişti. | Open Subtitles | فقد تمّ إستهدافها هي وزوجكِ بشكل خاص |
O ve kocan özellikle hedef olarak seçilmişti. | Open Subtitles | فقد تمّ إستهدافها هي وزوجكِ بشكل خاص |
Belki Maddie'nin annesi, babası yüzünden hedef olmuştur. | Open Subtitles | ربما والدة (مادى )تم إستهدافها بسبب والدها |
Belki de bu dosyalar, McCann'in hedef alınacağını düşündüğü binalarla ilgiliydi. | Open Subtitles | أوَتعرف، لربّما تلك ملفات لمباني إعتقد (ماكان) أنّه يتمّ إستهدافها. |