Aslında fazladan sandal alabilecek... yeni tip vinçler yerleştirmiştim. | Open Subtitles | في الوقع، لقد وضعت .رافعاتالقواربالجديدةهذه. والتي بوسعها حمل صفّاً إضافيّاً من القوارب داخل هذا الحيّز. |
Sana fazladan bir hafta verdik. Sen de bize bugün anlaşma olacağının garantisini verdin. | Open Subtitles | لقد أمهلناكِ أسبوعاً إضافيّاً وأكّدتِ لنا أنّكِ ستحصلين على إتفاق بحلول اليوم |
fazladan 40 kg. kameraları taşıyan benim. | Open Subtitles | أنا الذي يحمل 40 كيلوغراماً إضافيّاً من مُعدّات التصوير. |
Çünkü harita şimdi sizde ve size fazladan bir şey vereceğim. | Open Subtitles | لأن الخريطة معك و سأعطيك شيئاً إضافيّاً |
Back Nine'ı düzeltmek için neden fazladan para harcamıyorlar anlamıyorum. | Open Subtitles | ... أنا لا أعرِف لِماذا لا يُنفقون مِليوناً إضافيّاً لتصحيح الأمر |
Evliliklerse... kabul ediyorum fazladan bir değerlendirmeyi hak ediyorlar. | Open Subtitles | ،الزيجات... إنني أقول إنّها تستحق وقتاً .إضافيّاً بالإعتبار |
Yarınki iş için her şeyin planladığını biliyorum ama fazladan bir adam lazım olursa-- | Open Subtitles | اسمع، أعلمُ أنّكم رتّبتم لهذا العمل غداً -إن أردتَ شخصاً إضافيّاً ... -ستشارك |
Dinle bu yarınki iş için hazırsın biliyorum ama fazladan birine ihtiyacın olursa, ben... | Open Subtitles | اسمع، أعلمُ أنّكم رتّبتم لهذا العمل غداً -إن أردتَ شخصاً إضافيّاً ... -ستشارك |
O kadar çekici bir insanım ki annem beni bir yıl fazladan emzirmiş. | Open Subtitles | -حسناً ... -أنا ساحرٌ لدرجةِ أن صدرَ أمّي أرضعني عاماً إضافيّاً . |