Bir hafta sonra idam edileceğim. Tüm temyiz başvurularım reddedildi. | Open Subtitles | إن إعدامي سيحينُ بعدَ أسبوع، وقد استنفدتُ كلَّ أعذار التأجيل |
Hükümet kanunlarına göre, döndüğüm an idam edileceğim. | Open Subtitles | وطبقاً للقانون، فيجب أن يتم . إعدامي فور عودتي لهناك |
Yarın sabah idam edileceğim. O da şartlı tahliye memurum. | Open Subtitles | سيتم إعدامي بصباح الغد تلك هي ضابطة إخراجي هناك |
Beni tekrar infaz etmeden önce ne kadar zamanım var? | Open Subtitles | كم سيمر من الوقت قبل أن يحاول إعدامي مرة أخرى؟ |
Ben ve o depoda beni neredeyse infaz edecek olan adam var. | Open Subtitles | هناك أنا و الشخص الذي قبل لحظات كان مقدماً على إعدامي في المستودع |
Evet, denedim. Özgürlük aşıkların beni linç etmeye kalktı. | Open Subtitles | بلى, حاولت, لكن محبي الحرية خاصتك حاولوا إعدامي |
Önce idamımı durduruyor, sonra da beni görebilmek için prensine karşı geliyorsun. | Open Subtitles | أوّلاً توقفين إعدامي ثمّ تتحدّين أميركِ لتريني |
İdam edileceğim andan beri bu kadar korkmamıştım, ondan sonra da olmamıştı. | Open Subtitles | لَم أكُن قَد شَعَرتُ بهكذا خَوف مَنذُ أن كُنتُ على وَشَك إعدامي و لَم يَتِم ذلك |
İdam günümü hatırlıyorum da çok korkmuştum. | Open Subtitles | أتَذَكَرُ في يَومِ إعدامي أني كُنتُ مَرعوباً |
Bir manifesto yazdım, idam edileceğim gün basılmasını istiyorum. | Open Subtitles | لقد كتبتُ بياناً أُريدُ أن يُنشرَ في يومِ إعدامي |
Ben idam edileceğim ve o etrafında torunlarıyla uzun bir yaşam sürecek. | Open Subtitles | يتمُ إعدامي و يعيشُ هوَ حياةً طويلَة مُحاطاً بأحفادِه |
İdam edildiğim zaman, sen de papazlıktan çıkacaksın, | Open Subtitles | عندما يتمُ إعدامي سيتمُ تجريدكَ من لقبكَ الكنسي |
Hükümet kanunlarına göre, döndüğüm an idam edileceğim. | Open Subtitles | وطبقاً للقانون، فيجب أن يتم . إعدامي فور عودتي لهناك |
Hapishanede zehirli iğne vurularak idam edildim. Nedir bu şimdi? | Open Subtitles | تم إعدامي بواسطة حُقن مميتة في سجن الولاية |
Sana bakınca beni burada infaz etmeyecek biri olduğunu anlayabiliyorum. | Open Subtitles | هراء هراء , بنظرة واحدة أعلم أنك ليس الرجل الذي سينفذ إعدامي |
Tek kurşun yarası, giriş nokta şeklinde, bu da bize yakın mesafeden olduğunu söylüyor, infaz tarzında. | Open Subtitles | جرح واحد جرّاء طلق ناري العلامات حول مدخل الرصاصة... تُظهر أنه تم إطلاق النار عليه من مسافة قريبة... أسلوب إعدامي |
Burada linç edilmeden ödememi yapsam iyi olacak gibi Ahmed. | Open Subtitles | أعتقد أنه عليّ أن أدفع يا أحمد قبل أن يتم إعدامي هنا |
New York halkının yarısı beni linç etmek diğer yarısı da beni eyaletten sürgün etmek istedi. | Open Subtitles | أعتقد أنَّ نصف سكان "نيويورك" أرادوا إعدامي والنصف الأخر كانَ ليرميني خارج الولاية |
Yardım edersem, idamımı durdurur musun? | Open Subtitles | إن ساعدتك ، هل تؤجل إعدامي ؟ |
Genç ve güzel bir bayanla mahzene kapatılmak aklımın ucundan geçmezdi infazımı beklerken tabii. | Open Subtitles | ما كان في إستطاعتي أن آمل من السيدة الصغيرة الأروع أن تصمت في السرداب مع ـ ـ ـ بينما اترقب تنفيذ حكم إعدامي |
Ekselansları, kendi ölüm fermanımı imzalayacaksam karşılığında bir şey isteyeceğim. | Open Subtitles | يا صاحب الجلالة، إذا كنت سأوقع على أمر إعدامي سأحتاج لشيء بالمقابل |