İyi haberleri duydunuz, millet. Dünyayı kurtarın, falan filan işte. | Open Subtitles | لقد سمعتم الأخبار السارة جميعاً انقذوا الأرض إلخ, إلخ, وداعاً |
Falan, filan, Frasier Crane Şov, sağlıcakla kalın, güle güle! | Open Subtitles | إلخ إلخ " فريزر كرين " دمتم بصحة سعيدة وداعاً |
Başkandan size özgürlük madalyası, sertifika şükran mektubu, davetiye, falan filan. | Open Subtitles | من المفترض أن أعطيكما وسام الرئاسة للحرية شهادة أمة ممتنة, إقامة ليله في فندق لينكولن إلخ, إلخ, إلخ, إلخ |
Petrol devi insanları sömürüyor, fiyatları yükseltiyor Dünya'ya zarar veriyor vb. | Open Subtitles | شركات النفط العملاقة تستعبد الناس، وتتحكم بالأسعار، وتغتصب كوكب الأرض، إلخ إلخ. |
vb. vb. Bilmiyorum. | Open Subtitles | إلخ إلخ إلخ |
Tişörtü kimlerin aldığını bir düşünün toplumumuzun ne diyeceğini vesaire vesaire. | Open Subtitles | فلنكتب مقالاً عن المشتريين وماذا يقال عن مجتمعنا، وإلخ إلخ إلخ |
Evet burnun kanayacak, uykun gelecek ve saçın beyazlayacak, falan filan! | Open Subtitles | نعم ، أنفكِ ينزف ، و تنامين و شعركِ رمادي ، إلخ إلخ إلخ |
Ayıklık konusunda ona nutuk çekiyorum falan filan. | Open Subtitles | أقدم لها محاظرة عن الأتزان .. إلخ إلخ إلخ |
Babam askerdi, annem politika yapmayı sever, falan filan. | Open Subtitles | والدي كان في الجيش ووالدي تحب السياسيين إلخ إلخ |
Yani, herpinize iyi şanslar falan filan falan filan, gibi, gibi, gibi. | Open Subtitles | حسناً، حظ سعيد، و عسى أن تكون الإحتمالات إلخ إلخ .. أياً كان |
İşte tam burada giriyorsun, üzüntünü filan söylüyorsun, vesaire, vesaire. | Open Subtitles | وستبدأين هنا, وستقولين حزن إلخ, إلخ, إلخ |
"'bütün canlıları Tanrı yarattı; kediler kedidir; köpekler köpektir; "'insanlar insandır; bitkiler bitkidir; ve değişmezler. "'Nuh onları gemisine aldı...'", falan filan dedik. | TED | الإله خلق كل هذه الأنواع, القطط هي القطط, الكلاب هي الكلاب, الناس هم الناس, النباتات هي النباتات, لا يتغيرون. نوح وضعهم في السفينة إلخ إلخ.. |
Ben Dr. Frasier Crane, falan filan fasa fiso, görüşürüz. | Open Subtitles | هنا الدكتور " فريزر كرين " إلخ إلخ وداعاً |
Dickie'nin sen gitmeden öncekine kıyasla eve gelme ihtimalinde bir değişiklik görmediğimizden, falan filan... | Open Subtitles | و سأحتفظ بالسِر عزيزي توم على ضوء حقيقة أن ديكي لم يكن يُظهر أي علامة على رغبته في العودة للوطنقبلذهابكإلخ إلخ إلخ ... |
Dickie'nin sen gitmeden öncekine kıyasla eve gelme ihtimalinde bir değişiklik görmediğimizden, falan filan... | Open Subtitles | و سأحتفظ بالسِر عزيزي توم على ضوء حقيقة أن ديكي لم يكن يُظهر أي علامة على رغبته في العودة للوطنقبلذهابكإلخ إلخ إلخ ... |
Tamam, harika. Nehre gideriz, sonra vesaire vesaire yaparız, tamam mı? | Open Subtitles | حسناً, عظيم, و من ثم نرمي بالخاتم إلى النهر المصهور و إلخ إلخ, صحيح؟ |
Harika bir askerdi, insanlar onu severdi, vesaire, vesaire... | Open Subtitles | , لقد كان جندى جيد , لقد أحبه الناس . إلخ إلخ إلخ |