ويكيبيديا

    "إلى المحاكمة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • mahkemeye
        
    • duruşmaya
        
    Bu dava mahkemeye çıkana kadar, büzülmüş bir kafaya dönüşecek. Open Subtitles ببلوغ هذه القضية إلى المحاكمة لن يعدو أكثر من مجرد رأس صغير.
    Bu dava mahkemeye çıkana kadar, büzülmüş bir kafaya dönüşecek. Open Subtitles ببلوغ هذه القضية إلى المحاكمة لن يعدو أكثر من مجرد رأس صغير.
    Bu benim ölüm fermanım olur. mahkemeye kadar bile hayatta kalamam. Open Subtitles لا ، هذا حكم إعدام أنا لن أقدمه إلى المحاكمة
    Bu benim ölüm fermanım olur. mahkemeye kadar bile hayatta kalamam. Open Subtitles لا ، هذا حكم إعدام أنا لن أقدمه إلى المحاكمة
    Karşı tarafın neden duruşmaya çıktığını bile bilmiyorum. Open Subtitles في الواقع,لا أعرف حتى لماذا ذهب المدعي إلى المحاكمة
    Tanık ölünce, duruşmaya gitmemize bile gerek kalmadı. Open Subtitles ومحظوظ لم يكن علينا أن نذهب إلى المحاكمة مع وفاة تلك الشاهدة
    Çoğu insan biri bir şeyle suçlandığında onu yakalayıp hemen mahkemeye çıkardıklarını sanır. Open Subtitles يظن معظم الناس أن المتهمين بجرائم يتم جرّهم إلى المحاكمة ولكن الأمر ليس هكذا.
    Bu dava henüz mahkemeye gitmemeli. Open Subtitles لا يفترض بهذه القضية أن تصل إلى المحاكمة التجريبية بعد
    Sonunda mahkemeye gidersek, size sakatlığınıza karşı neden başka... alternatifler aramadığınızı soracaklardır. Open Subtitles إذا ما ذهبنا أخيراً إلى المحاكمة سيسألونك، لماذا لا تبحث عن بدائل لإعاقتك لماذا ترفض الكرسي المتحرك؟
    Bu kaltak, her taşak sahibi olanı mahkemeye çıkarmak istiyor. Open Subtitles هذا صحيح تلك السافلة تريد أن تأخذ كل رجل في هذه الغرفة إلى المحاكمة
    Bilirsin taşınmak zorunda olmayacaksın, tüm bunlardan kurtulursun mahkemeye gidersin. Open Subtitles ألا يكون عليك الترحال والتنقل باستمرار الذهاب إلى المحاكمة
    Herkes meşgul. Olay mahkemeye gitmeyecek. Open Subtitles الجميع مشغول إسمع، إنها لن تصل إلى المحاكمة
    Dava, ilk uygun tarihte mahkemeye çıkacaktır. Open Subtitles القضية ستنتقل إلى المحاكمة في أقرب تاريخ ممكن
    Dört tane birinci derece cinayet davasıyla mahkemeye gitmek üzereyiz. Open Subtitles نحن على وشك الذهاب إلى المحاكمة لـأربع حالات القتل من الدرجة الأولى
    Gördüğün gibi Harvey'in inandığının tersine mahkemeye gitmek iyidir özellikle de karşı taraf bunu kaldıramayacaksa. Open Subtitles أترى على عكس ما يؤمن به هارفي الذهاب إلى المحاكمة شي جيد خصوصا إذا كان الطرف الآخرى لا يتحمله
    Hayır, anladığım şey, bunu mahkemeye götürürsen bize daha fazla paraya mal olacağı. Open Subtitles لا، ما أَعْرفُه أنه إذا أخُذْت هذا إلى المحاكمة سَيُكلّفُنا كُلّنا أكثر بكثيرِ مِنْ المالِ
    Openshaw'ı mahkemeye çıkarmak için az uğraşmadım. Open Subtitles كانت حملتي معتمدة على إحضار أوبنشو إلى المحاكمة
    Belki bir yıl, belki daha fazla dava mahkemeye gitmeden önce. Open Subtitles ربّما سيأخذ عاماَ , ربّما أكثر من عام قبل أن تحوّل القضيّة إلى المحاكمة
    Bu adamın duruşmaya çıkacağını söylüyorsun, Open Subtitles وتقول أن هذا الرجل في طريقه إلى المحاكمة
    Bir de şu açıdan bak, en azından önümüzdeki iki yıl duruşmaya gelmek zorunda değiliz. Open Subtitles إنظر إلى الجاني المشرق على الأقل لن نعود إلى المحاكمة لمدة سنتين

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد