Dinle, karım, dün gece buraya gelmiş olabilir. - Belki görmüşsündür? | Open Subtitles | إسمع , زوجتي أتت إلى هنا الليلة الماضية ربما رأيتها ؟ |
Bu gece buraya sadece boğayla kapışmak için gelmedim. Seni görmek ve hoşçakal demek istedim. | Open Subtitles | لم أحضر إلى هنا الليلة لكى أُصَارع الثور جئت لآراكي وأودعك |
Bu gece buraya dönmese iyi olur. Size bunu söyleyeceğim. | Open Subtitles | الأفضل له ألا يعود إلى هنا الليلة ، أقول لك ذلك |
Bu akşam buraya geldim çünkü erkek arkadaşım olan domuza öfkeliydim. | Open Subtitles | لقد جئتُ إلى هنا الليلة لأنني كنت غاضبة من خنزير صديقي |
38 binden fazla hayranın bu gece burada olmasının bir sebebi de o. | Open Subtitles | إنه سبب حضور 38ألف مشجع إلى هنا الليلة |
Bana öyle geliyor ki bu gece beni buraya getirmek için çok uğraşmışsın. | Open Subtitles | لتأتي بي إلى هنا الليلة |
Bu gece buraya dönmese iyi olur."dedi. | Open Subtitles | إننى لا أعرف و لكن من الأفضل ألا يعود إلى هنا الليلة |
Beyler, gece buraya geldiğiniz için, size ne kadar teşekkür etsem azdır. | Open Subtitles | يا سادة ، شكراً جزيلاً على مجيئكم إلى هنا الليلة |
Bu gece buraya gelmenizin... gerçek amacını merak ediyorum? | Open Subtitles | ما أريد معرفته هو ما هو دافعك الحقيقي للقدوم إلى هنا الليلة ؟ |
Evet, görmemek imkansız. Ama, ee, bu gece buraya hiç uğramadı. | Open Subtitles | نعم ، من الصعب عدم ملاحظتها ولكنها ، لم تأتي إلى هنا الليلة |
İnanın bana, sonrasında olacak şeyler, bu gece buraya uğrarken... aklımdan geçen en son şeydi. | Open Subtitles | ثقوا بيّ، ما سيحدث بعد ذلك كان أبعد شيء فكّرت فيه عندما أتيت إلى هنا الليلة |
Ve bizi bu gece buraya getiren dahi de sensin ben kızı tutuyorum. | Open Subtitles | وأنت العبقري الذي أتى بنا إلى هنا الليلة. أنا معها |
Bu gece buraya bu bahar seçimlere katılmayacağımı duyurmaya geldim. | Open Subtitles | جئت إلى هنا الليلة كي أعلن بأني لن أسعى لإعادة الانتخاب هذا الخريف. |
İşte ben de bu küçük sorunu çözebilmek için seni bu akşam buraya davet ettim. | Open Subtitles | لحل هذة المشكلة دعوتك للحضور إلى هنا الليلة |
Bu akşam buraya, yerini daha iyi bir şeyle doldurabilecekken hiçbir şeyi özlemene gerek olmadığını göstermek için geldik. | Open Subtitles | ولقد أتينا إلى هنا الليلة لأريك أنه لا داعي لأن تفتقد شيئاً عندما يكون بإمكانك استبداله بشيءٍ أفضل |
Bu akşam buraya gelmeden önce milyonlarca utanacağım şey vardı... | Open Subtitles | كان لدي مليون سبب لأكون محرجة... للمجيء إلى هنا الليلة |
Unutmayın, bu gece burada olacaklar ! | Open Subtitles | لا تنسوا, سيصلون إلى هنا الليلة |
Tamam, bu adamlar, gerçekten eğlenceli olmuştur, ama Phoebe aslında, size, bir şey söylemek için bu gece burada Pheebs bize değil mi getirdi? | Open Subtitles | حسناً ، لقد كان هذا (ممتعاً حقاً ، لكن (فيبي أحضرتنا إلى هنا الليلة كي تقول شيئاً ، أليس كذلك يا (فيبس) ؟ |
bu gece burada olmazsan... | Open Subtitles | إن لم تعودي إلى هنا الليلة... |