bir aile sahibi olmak için birazcık daha beklemeyi planlıyordum. | Open Subtitles | لقد كنتُ أخطط أن أنتظر لمدة أطول مِن أجل إنشاء عائلة |
Savaştayken beni ayakta tutan tam da buydu, burada bir aile oluşturmak. | Open Subtitles | هذا بالفعل ما سنذهب اليه عندما ينتهي ذلك لهذا أذكر أني أثناء تواجدي بهذا المكان كنت أرفض إنشاء عائلة |
Yeni bir aile kurmak istediğini. | Open Subtitles | لقد أخبرني أنه يرغب في إنشاء عائلة جديدة. |
aile kurmak için, aldığın mükafatı kullandın. | Open Subtitles | استخدمت المكافأة التي أخذتها للبدء في إنشاء عائلة |
Jenny Ann'le evlenip bir aile kurabilirdim. | Open Subtitles | لم أستطع إنشاء عائلة مع جيني اَن |
Demek istediğim, bir aile yetiştirmek için daha kolaydır. | Open Subtitles | أعني أنه أسهل من ناحية إنشاء عائلة |
Eski sevgilim çok genç ama diğer taraftan Bates bir aile kurmak istiyor. | Open Subtitles | خليلي السابق صغير جدّا، لكن من جهة أخرى (بايتس) يريد إنشاء عائلة الآن. |
Mutlu bir aile için zorunludur.. | Open Subtitles | ضروري لإجل إنشاء عائلة سعيدة |
Rahila, bir aile istedi, o, bir anne olmak istedi. | Open Subtitles | أرادت (راحلة) إنشاء عائلة أرادت أن تصبح أمًّا |
Peki ya bir aile olmanın yaşamın en önemli süreçlerinden biri olduğunu düşünüyorsam? | Open Subtitles | وماذا لو كنت أعتقد بأن إنشاء عائلة جزء كبير مما تعنيه الحياة بالنسبة لي ؟ ! |
bir aile kurmaktan bahsediyorduk. | Open Subtitles | كنا نتحدث عن إنشاء عائلة |
bir aile istiyor. | Open Subtitles | هو يريدُ إنشاء عائلة و بشدّة |
Evlenmeyi ve aile kurmak istediğini duydum. | Open Subtitles | سمعت انك تخطط للزواج, إنشاء عائلة |
aile kurmak iyimserlik göstergesidir derler. | Open Subtitles | قالوا أن إنشاء عائلة هو حالة تفاؤلية |
Burada aile kurmak istiyorduk... Kafana takma. | Open Subtitles | كل ما أريد فعله هو إنشاء عائلة هنا |