Orası bunu ince bir dalmış gibi parçalayacak şeylerle dolu. Başka bir savunma hattına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | هناك مخلوقات بالخارج بإمكانها تمزيقه ببساطة، إننا في حاجة لخط دفاع آخر |
Senin gibi adamlara ihtiyacımız var Vince. Bence Dana ile konuş. | Open Subtitles | إننا في حاجة لرجال أمثالك يا (فينس) أتدري شيئًا؟ |
Bebek için Hershel'a ihtiyacımız var. Onu arayacağım. | Open Subtitles | إننا في حاجة لـ(هرشيل) من أجل الرضيع، سأذهب لأحضره |
Dünden önceki gece görevli olmayan ve görevli olup da gelmeyen itfaiyecilerin listesi lazım. | Open Subtitles | إننا في حاجة إلى قائمة بكلّ رجال الإطفاء الذين كانوا في الخدمة قبل البارحة ولمن كان من المفترض أن يكون على الخدمة ولكن لم يأتي حسناً |
Jess, bize takviye lazım. Burası bunlarla kaynıyor. | Open Subtitles | (جيس)، إننا في حاجة للدعم فالمكان يعجّ بهم |
Burada daha net bir komuta zinciri kurmamız gerekiyor. | Open Subtitles | إننا في حاجة لسلسلة قيادة واضحة هنا |
Hepsini düzenlememiz gerekiyor. | Open Subtitles | إننا في حاجة لفرز كلّ قضيّة. |
Bebek için Hershel'a ihtiyacımız var. Onu arayacağım. | Open Subtitles | إننا في حاجة لـ(هرشيل) من أجل الرضيع، سأذهب لأحضره |
Bize silah lazım. | Open Subtitles | إننا في حاجة لأسلحة.. |
Philip, Jess'i hemen hastaneye götürmemiz lazım. | Open Subtitles | -فيليب) ).. إننا في حاجة لإيصال (جيس) إلى مستشفى في الحال |
Ama olmaz. Bize ikisi de lazım. | Open Subtitles | كلا، إننا في حاجة للاثنين بالتأكيد! |
Büyük adamla konuşmamız gerekiyor. | Open Subtitles | -{\pos(100,265)}حسنًا، إننا في حاجة للتحدث مع الرئيس |
Jess, yeni bir yol tarif etmen gerekiyor! | Open Subtitles | -جيس) إننا في حاجة لطريق جديد في الحال) ! |
Oraya girmemiz gerekiyor! | Open Subtitles | إننا في حاجة للولوج! |