Bak, çocuğu tanıyorum. Hep hırsızlık yapar, cep telefonları da uzmanlık alanı. | Open Subtitles | انظري، إنني أعرف الفتى دائماً ما يسرق والهواتف تخصصه |
Bak, çocuğu tanıyorum. Hep hırsızlık yapar, cep telefonları da uzmanlık alanı. | Open Subtitles | انظري، إنني أعرف الفتى دائماً ما يسرق والهواتف تخصصه |
Piyano falan çalan bir sürü çocuk tanıyorum ama siz... | Open Subtitles | إنني أعرف أولاد يعزفون البيانو لكنكم أنتم |
Kötü bir zaman olduğunu biliyorum, sizin için bir eğlence olmadığının farkındayım. | Open Subtitles | إنني أعرف أن هذه أوقات عصيبة، وأن الأمر ليس طريفاً لكم |
Sizi, başkanlığınızı herkes kadar iyi biliyorum, babanızınkini de. | Open Subtitles | أعرفك وأعرف فترة توليك للرئاسة كأي شخص آخر, كما إنني أعرف فترة حكم والدك |
İnan bana biliyorum. Ama bunu değiştirebilirsin. | Open Subtitles | صدّقيني، إنني أعرف هذا لكن يمكنكِ تغيير هذا |
Hatta yarışmacıların bazılarını tanıyorum. | Open Subtitles | إنني أعرف بعضاً من المشاركات في المسابقة |
Bu gençleri tanıyorum. Yardımcı olabilir miyim? | Open Subtitles | إنني أعرف هؤلاء الشباب أيمكنني المساعدة في هذا الموقف؟ |
- Öyle mi? Yardımcı arayan bir dişçi tanıyorum. | Open Subtitles | إنني أعرف طبيب إسنان يبحث عن شخص ليساعده. |
- Kardeşimi neyle itham ettiğine dikkat et. - Sadece diyorum, iyi hemşireler tanıyorum. | Open Subtitles | ـ أحذر بما تتهم بهِ شقيقتي ـ أنا فقط أقول، إنني أعرف بضعة ممرضات جيدات |
Bak, bu adamı tanıyorum. | Open Subtitles | . إصغي , إنني أعرف ذالك الرجل . حسناً من هو ؟ |
Unuttun, şehri herkesten daha iyi tanıyorum. | Open Subtitles | لقدْ نسيتَ إنني أعرف المدينة أكثر من أيّ شخص آخر |
Ben tam olarak bunu yapan birini tanıyorum, | TED | إنني أعرف الرجل الذي قام بفعل ذلك بالضبط ، |
Darlingleri tanıyorum, unuttun mu? | Open Subtitles | إنني أعرف الدارلينغ .. أتتذكرين ذلك؟ |
Sadece birisine şantaj yapmış bir kimse tanıyorum. | Open Subtitles | إنني أعرف رجلأً . يبتز رجلاً آخر |
Hayır. Tuhaf ama onu tanıyorum. Adı Jesse. | Open Subtitles | كلا، هذا أمر عجيب، إنني أعرف هذا الرجل. |
Dan, Leo'nun kim olduğunu biliyorum. Hep biliyordum. | Open Subtitles | دان، إنني أعرف ما يكونه، ليو ولطالما عرفت |
Senin sayende, kalbini söküyorlarmış gibi hissettmenin nasıl olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | و الفضل لك، إنني أعرف كيف تشعر عندما يتمزّق قلبك للخارج |
Bunun söyleyebileceğiniz doğru şey olduğunu biliyorum ama bunu bilmiyorsunuz. | Open Subtitles | إنني أعرف بأنَّ هذا ما عليكِ قوله لكنكِ لا تعرفين شيئاً |
Bir erkeğin dikkatini nasıl çekebileceğimi iyi biliyorum. | Open Subtitles | إنني أعرف كيف أجذب انتباه الرجل |
Yeri çok iyi biliyorum! | Open Subtitles | إنني أعرف المكان بالضبط. |