Bir proje üzerinde çalışıyorum, umarım sen de ilgilenirsin. | Open Subtitles | إنني أعمل على هذا المشروع. إنني آمل أن تكون مهتما بالقيام به |
İstatistiksel analizin uygulaması üzerinde çalışıyorum görgü tanıklarının kimlik tesbiti uygulaması gibi. | Open Subtitles | فمالذي تحلله هنا، علم الجرائم الأمريكي الحديث؟ إنني أعمل على تطبيق التحليل الإحصائي |
İkinci bölüm üzerinde çalışıyorum. Biraz yavaşlıyor. | Open Subtitles | إنني أعمل على الحدث الثاني بدأ يبطئ العمل نوعاً ما |
Konsantre olmama yardımcı oluyor. Konuşmam üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | هذا يساعدني على التركيز إنني أعمل على تجهيز الخطبة |
Bir büyü üzerinde çalışıyorum. Sadece bir saniye sürüyor. | Open Subtitles | إنني أعمل على تعويذة و هي تتطلب شريكًا سحريًا |
Bir büyü üzerinde çalışıyorum. Sadece bir saniye sürüyor. | Open Subtitles | إنني أعمل على تعويذة و هي تتطلب شريكًا سحريًا |
Farklı uygulamalar üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | إنني أعمل على بعض الأشياء الجديدة |
- Bak, kağıt üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | -إسمع، إنني أعمل على إنهاء أطروحتي. -اعمل بشكل أسرع. |
Sonra yanıma gelip şunu söyledi, "Ben, acayip süper bir şey üzerinde çalışıyorum, duyman lazım." | Open Subtitles | أتاني مرة قائلا "بِن، إنني أعمل على شيء رائع يجب أنْ تسمع عنه" |
Yeni bale gösterim Kırmızı Ayakkabılar'ın partisyonu üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | -لا إنني أعمل على النوطة الجديدة لرقصة الباليه الجديدة (ذا ريد شوذ) |
Bir kaç şey üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | إنني أعمل على بضعة أشياء. |
Bir kaç şey üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | إنني أعمل على بضعة أشياء. |
üzerinde çalışıyorum | Open Subtitles | إنني أعمل على ذلك |
İki teori üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | إنني أعمل على إحتمالين |
Bisikletim üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | إنني أعمل على إصلاح دراجتي |
üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | إنني أعمل على الأمر. |
Ses kaydı üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | إنني أعمل على التسجيل |