ويكيبيديا

    "إنها ساعة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bir saat
        
    • saati
        
    • saat ama
        
    Bolton'ın öldürüldüğü yerin önüne park edilmesinden bir saat sonra. Open Subtitles إنها ساعة بعد التوقف خارج " جريمة " مات بولتون
    Çok iyi bir saat. Şu küçük ışıklı şeylerden var. Bu sakızı lobiden çaldım. Open Subtitles إنها ساعة جميلة، بها هذا الشيء سرقت هذا اللبان
    Çok iyi bir saat. Şu küçük ışıklı şeylerden var. Bu sakızı lobiden çaldım. Open Subtitles إنها ساعة جميلة، بها هذا الشيء سرقت هذا اللبان
    Bu bir kum saati, saati göstermez. Sadece ne kadar zaman geçtiğini gösterir. Open Subtitles إنها ساعة رملية، وهي لا تخبر بالوقت تظهر فقط كم مر من الوقت
    Bu tam bir Don Norman saati. Ve guzel olan, kimi zaman duygularin birbiriyle celiskiye dusmesi, dusme ihtimalinin yarattigi duygusal korku karsisinda TED إنها ساعة دون نورمان بلا شك.. وما هو أنيق أنك قد تكن شعورا ضد الآخر الخوف العميق من الوقوع
    Kalabalık bir saat ama, Tom ve Hal'in ne kadar zamanda yolu açacaklarına bağlı olarak, on dakika içinde ofisinde olurum. Open Subtitles إنها ساعة الذروة، لكنني أعتقد، بما أنني برفقة توم وهال، يمكن أن أصل إلى مكتبك خلال عشر دقائق.
    Güzel bir saat. Yağmurda kalsın istemedim. Open Subtitles إنها ساعة رائعة، ولا يتعيّن تركها للمطر في الخارج.
    Bu güzel bir saat, sadece beş yıllık. Open Subtitles إنها ساعة جميلة بعمر خمس سنوات فقط
    Bu iyi bir saat. Ben iyi bir adamım, siz de öyle. Hayır. Open Subtitles إنها ساعة جيدة, أنا طيب وأنت طيب
    Çok sesli bir saat, değil mi? Open Subtitles إنها ساعة صاخبة جداً، أليس كذلك؟
    Çok gürültülü bir saat, değil mi? Open Subtitles إنها ساعة صاخبة جداً، أليس كذلك؟
    Bu iyi bir saat. Ben iyi bir adamim, siz de öyle. Hayir. Open Subtitles إنها ساعة جيدة, أنا طيب وأنت طيب
    Bu iyi bir saat. Ben iyi bir adamım, siz de öyle. Hayır. Open Subtitles إنها ساعة جيدة‎, أنا طيب وأنت طيب
    Bu iyi bir saat. Ben iyi bir adamım, siz de öyle. Hayır. Open Subtitles إنها ساعة جيدة, أنا طيب وأنت طيب
    Ben alışkınım. Bebeklerin hastalanma saati. Open Subtitles ـ أنا معتاد على ذلك ، إنها ساعة الأطفال ـ حقاً ؟
    Şu an saati beş geçiyor güneşli Güney Kaliforniya'dan şu an ki sıcaklık 63 derece. Open Subtitles إنها ساعة إلا خمس دقائق من الجنوب الكليفورني المشرق 63 ومع درجة الحرارة الحالية
    Atıştırma vakti. Hangi "viç" saati geldi? Open Subtitles حان وقتُ الوجبات الخفيفة، إنها ساعة السحر
    Bu babamın saati ve bunu nasıl aldığını sonra anlatırsın. Open Subtitles إنها ساعة والدي وبوسعك إخباري لاحقاً كيف حصلت عليها
    Tam iş çıkış saati. Oraya çabuk gidemeyeceğiz. Open Subtitles إنها ساعة الذروة الآن بالوقت الذي سنصل فيه هناك, لن تكون كذلك
    Açlık saati mi? Gel ve bunu al! Open Subtitles إنها ساعة الجوع حسنًا، إلتقط تلك
    Güzel saat ama. Open Subtitles إنها ساعة جميلة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد