Bolton'ın öldürüldüğü yerin önüne park edilmesinden bir saat sonra. | Open Subtitles | إنها ساعة بعد التوقف خارج " جريمة " مات بولتون |
Çok iyi bir saat. Şu küçük ışıklı şeylerden var. Bu sakızı lobiden çaldım. | Open Subtitles | إنها ساعة جميلة، بها هذا الشيء سرقت هذا اللبان |
Çok iyi bir saat. Şu küçük ışıklı şeylerden var. Bu sakızı lobiden çaldım. | Open Subtitles | إنها ساعة جميلة، بها هذا الشيء سرقت هذا اللبان |
Bu bir kum saati, saati göstermez. Sadece ne kadar zaman geçtiğini gösterir. | Open Subtitles | إنها ساعة رملية، وهي لا تخبر بالوقت تظهر فقط كم مر من الوقت |
Bu tam bir Don Norman saati. Ve guzel olan, kimi zaman duygularin birbiriyle celiskiye dusmesi, dusme ihtimalinin yarattigi duygusal korku karsisinda | TED | إنها ساعة دون نورمان بلا شك.. وما هو أنيق أنك قد تكن شعورا ضد الآخر الخوف العميق من الوقوع |
Kalabalık bir saat ama, Tom ve Hal'in ne kadar zamanda yolu açacaklarına bağlı olarak, on dakika içinde ofisinde olurum. | Open Subtitles | إنها ساعة الذروة، لكنني أعتقد، بما أنني برفقة توم وهال، يمكن أن أصل إلى مكتبك خلال عشر دقائق. |
Güzel bir saat. Yağmurda kalsın istemedim. | Open Subtitles | إنها ساعة رائعة، ولا يتعيّن تركها للمطر في الخارج. |
Bu güzel bir saat, sadece beş yıllık. | Open Subtitles | إنها ساعة جميلة بعمر خمس سنوات فقط |
Bu iyi bir saat. Ben iyi bir adamım, siz de öyle. Hayır. | Open Subtitles | إنها ساعة جيدة, أنا طيب وأنت طيب |
Çok sesli bir saat, değil mi? | Open Subtitles | إنها ساعة صاخبة جداً، أليس كذلك؟ |
Çok gürültülü bir saat, değil mi? | Open Subtitles | إنها ساعة صاخبة جداً، أليس كذلك؟ |
Bu iyi bir saat. Ben iyi bir adamim, siz de öyle. Hayir. | Open Subtitles | إنها ساعة جيدة, أنا طيب وأنت طيب |
Bu iyi bir saat. Ben iyi bir adamım, siz de öyle. Hayır. | Open Subtitles | إنها ساعة جيدة, أنا طيب وأنت طيب |
Bu iyi bir saat. Ben iyi bir adamım, siz de öyle. Hayır. | Open Subtitles | إنها ساعة جيدة, أنا طيب وأنت طيب |
Ben alışkınım. Bebeklerin hastalanma saati. | Open Subtitles | ـ أنا معتاد على ذلك ، إنها ساعة الأطفال ـ حقاً ؟ |
Şu an saati beş geçiyor güneşli Güney Kaliforniya'dan şu an ki sıcaklık 63 derece. | Open Subtitles | إنها ساعة إلا خمس دقائق من الجنوب الكليفورني المشرق 63 ومع درجة الحرارة الحالية |
Atıştırma vakti. Hangi "viç" saati geldi? | Open Subtitles | حان وقتُ الوجبات الخفيفة، إنها ساعة السحر |
Bu babamın saati ve bunu nasıl aldığını sonra anlatırsın. | Open Subtitles | إنها ساعة والدي وبوسعك إخباري لاحقاً كيف حصلت عليها |
Tam iş çıkış saati. Oraya çabuk gidemeyeceğiz. | Open Subtitles | إنها ساعة الذروة الآن بالوقت الذي سنصل فيه هناك, لن تكون كذلك |
Açlık saati mi? Gel ve bunu al! | Open Subtitles | إنها ساعة الجوع حسنًا، إلتقط تلك |
Güzel saat ama. | Open Subtitles | إنها ساعة جميلة. |