"إنها عادة" - ترجمة من عربي إلى تركي

• bir alışkanlık
• bir gelenektir

Kıyafetin altından dolu bir silahla oynamak oldukça tehlikeli bir alışkanlık.
إنها عادة خطيرة أن تحمّل سلاح صغير بذخيرة في جيب عباءة

Dâhiliğe gelince, hiç yakalanmadığım kötü bir alışkanlık.
أما بالنسبة للعبقرية, إنها عادة سيئة لم أحظ بها قط

Av köpeği gibi buzları çiğnemek sende bir alışkanlık.
إنها عادة عندك ، مضغ مكعبات الثلج مثل الذليل المدلل

İlk doğan erkek evlat ergenliğe adım attığında, yüzüğün ona geçmesi Kripton'da bir gelenektir.
إنها عادة كريبتونية أن نعطيه للإبن البكر عندما يبلغ سن الرشد

Pis, iğrenç bir alışkanlık bu. Hemen bırakmanı istiyorum!
إنها عادة مبتذلة وأريدك أن تقلعى عنها الآن

İlgilensen iyi olur. Kaçak biri için kötü bir alışkanlık.
من الأفضل أن تراها إنها عادة سيئة لهاربة

Aptalca bir alışkanlık. Sadece sürekli çakmaklarımı kaybediyorum.
تعرف, إنها عادة غبية فأنا أظل أفقد قداحاتي

Biliyorum kötü bir alışkanlık, hoş değil ve kanser yapıyor.
أعرف إنها عادة سيئة وكريهة ، ومسببة للسرطان

Affedersin, unutuyorum. Bırakılması zor bir alışkanlık.
أسف , أنا دائما أنسى إنها عادة صعب نسيانها

Bu bir alışkanlık! - Bununla gurur duymuyorum.
أصابع مختلفة تذهب إلى أماكن مختلفة إنها عادة.

Biliyorum, korkunç bir alışkanlık. Ama alışkanlıkları yenmek zordur.
إنها عادة سيئة ولكن العادات عصية على التغيير

Tahribatın pis bir alışkanlık, ama ne zaman günleri sayılı,
إنها عادة سيئة، لكن عندما تكون أيامك معدودة،

Bırakma zamanım gelmişti zaten. Kötü bir alışkanlık.
. حان الوقت لأتركها بأي حال ، إنها عادة سيئة

Gördün mü? Eski bir alışkanlık.
إنها عادة قديمة إنها 30 عاماً أيضاً

Bu bir alışkanlık. Yalnız gitmiyorsunuzdur.
إنها عادة أفهم أنك لست ذاهباَ وحدك

Yetimhaneden kalma bir alışkanlık.
إنها عادة اكتسبتها في ملجأ الأيتام

Eski bir alışkanlık. Daha gerçek görünüyor.
إنها عادة قديمة تجعلك تشعر بواقعية أكثر

Hindistan'da kapanış jeneriğini son bir müzikal perde ile yapmak bir gelenektir.
أوه، في الهند إنها عادة تقليدية عمل نهاية مع فرقة موسيقية

Küçük limanımızda süregelen güzel bir gelenektir.
إنها عادة رائِعة فى ميناءِنا الصغير.