Muhtemelen aileyi kim daha çok utandırabilir diye kız kardeşini örnek alıyor. | Open Subtitles | إنه على الأرجح يتبع مثال أخته لمعرفة من يستطيع إذلال الأسرة أكثر |
Chata Muhtemelen kanyonun girişine adam bırakacaktır. Her ihtimale karşı. | Open Subtitles | فيما عدا إنه على الأرجح سيترك بعض الرجال عند مدخل ذلك المضيق تحسبا لأي شيء |
Muhtemelen bu onların kendilerini ifade etme biçimleri. | Open Subtitles | إنه على الأرجح نوع من التعبير عن الذات بالنسبة إليهن |
Muhtemelen, bu yeni görevi devralmanın heyecanı ve gerilimindendir. | Open Subtitles | إنه على الأرجح نوع من الإثارة والتوتر الناتج عن توليك لهذا المنصب الجديد |
Muhtemelen ciddi olduğunu bilmiyordu. O kadar da büyütülecek bir şey değil. | Open Subtitles | حسناً, إنه على الأرجح لم يعلم أنكِ جادّة. |
Muhtemelen sadece evine gidip, temizlenmek istiyordur. | Open Subtitles | إنه على الأرجح يرغب فى أن يعود للمنزل و يغتسل |
Evet, Muhtemelen şimdi göğüslerini emiyordur. | Open Subtitles | نعم، إنه على الأرجح يمص في حلمتي الثدي الآن |
Muhtemelen milyon dolarlar değerinde, haksız mıyım? | Open Subtitles | إنه على الأرجح يُقدّر بملايين الدولارات, أأنا محقة؟ |
Muhtemelen görüştüğü yeni adamdır. | Open Subtitles | إنه على الأرجح الرجل الجديد الذي تواعدُه |
Demek istediğim, Muhtemelen kendi çocuğunu öldürdüğüne ikna eden kişide oydu. | Open Subtitles | إنه على الأرجح من أقنعها أنها قتلت طفلها |
İddiasına varım Donovan'dır. Muhtemelen şu anda en dibine kadar kızın içindedir. | Open Subtitles | أراهن أنه دونافان إنه على الأرجح يضاجعها بعمق الآن |
Muhtemelen aynısını çocuklara da yapıyordur. | Open Subtitles | إنه على الأرجح يقوم بنفس الشيء تجاه الأطفال |
Fark etmemiştim. Muhtemelen beyni olan herkes için ortadadır ama ben fark etmemiştim. | Open Subtitles | إنه على الأرجح جلي لأي شخص راشد لكنني لم أدرك |
Muhtemelen ahırın birinde kardeşiyle o acayip alet üzerinde çalışırken sızıp kalmıştır. | Open Subtitles | إنه على الأرجح في حظيرة يعمل على أداة غريبة الشكل مع أخاه الغريب |
Muhtemelen içerde bir sürü arkadaşıyla bekliyordur. | Open Subtitles | إنه على الأرجح ينتظر هناك مع جماعةٍ من رفاقه، |
Eğer birini yeniden yaratmaya çalışıyorsa Muhtemelen sevdiği ve kaybettiği biridir. | Open Subtitles | إذا كان يحاول إعادة شخص ما إنه على الأرجح شخص كان يحبه وخسره |
- Kim olduğu umurumda değil. - Muhtemelen psikopatın tekidir. | Open Subtitles | أنا لا أهتم من هو ، إنه على الأرجح شخص عشزائي مضظرب |
Muhtemelen çiş yapacağını saklamak istedi. | Open Subtitles | إنه على الأرجح أسلوبٌ لطيف تخبرنا به أنها ذاهبةٌ للتبول |
Muhtemelen sahte kimlik kullanıyordur. | Open Subtitles | إنه على الأرجح يسافر مستخدماً إسماً زائفاً. |
Muhtemelen dünyadaki en yaşlı vampir. | Open Subtitles | إنه على الأرجح أكبر مصاص دماء سناً يجوب هذه الأرض. |
Tanrım. Parti yüzünden sinirlerim bozulmuş olmalı. | Open Subtitles | يا إلهي ، إنه على الأرجح انني أشعر بالتوتر |