Yaptığının yanlış, bencil ve aptalca bir şey olduğunu bilse bile artık bu vicdan azabıyla yaşamak zorunda. | Open Subtitles | لا يهم إذا عرف الآن إنه كان مخطأ وأناني وغبي إنه فقط شيئ سيكون عليه التعايش معه |
Gece kulübüne giden insanların rahatlamak için aldığı bir şey. | Open Subtitles | ما هذا بحق الجحيم ؟ إنه فقط شيئ يتناوله بعض الأشخاص في النوادي لـ ، تعلم ، الإسترخاء |
Ben küçükken annemin bana söylediğini hatırladığım bir şey. | Open Subtitles | إنه فقط شيئ أتذكره من كلام أمي عندما كنت صغيرة |
Sana sadece onur kazandıracak bir şey. | Open Subtitles | ولا هي إقتراح إنه فقط شيئ تفكر فيه |
Satın aldığım bir şey. | Open Subtitles | إنه فقط شيئ اشتريتهُ. |