O aslında il meclisinde Çalışmıyor, sadece bu binada çalışıyor. | Open Subtitles | إنه لا يعمل لدى المجلس إنه يعمل فقط لدي المبنى. |
Çalışmıyor ama sinir bozucu bir ses çıkarıyor, soğuğu unutturuyor. | Open Subtitles | إنه لا يعمل ، ولكنه يُحدث ضوضاء مزعجه تجعلك تنشغلين عن البرد |
Bak, artık Çalışmıyor işte. Bak. Sende de Çalışmıyor. | Open Subtitles | إنه لا يعمل مرة أخرى إنه لا يعمل علي أيضا |
Telsizin üzerindeki kırmızı ışık yanmazsa Çalışmıyor demektir. | Open Subtitles | لا يوجد ضوء أحمر صغير على اللاسلكي هذا يعني إنه لا يعمل |
- İşe yaramıyor.. - Bu bilgisayar jargonudur. | Open Subtitles | ..إنه لا يعمل - هذا هو موضوع الكمبيوتر - |
Öteki türlü de işlemiyor. | Open Subtitles | إنه لا يعمل بالطريقة الاخرى أيضاً |
Çoğalıcı temel koduna yaptığımız değişiklikten dolayı bu defa Çalışmıyor. | Open Subtitles | إنه لا يعمل هذه المرة بسبب التغييرات التي قمنا بها فى قاعدة بيانات الريبليكيتورز |
Çalışmıyor. Tamir olur mu, bilmiyorum. | Open Subtitles | إنه لا يعمل لا أعرف إن كان بإمكاني إصلاحه |
hayır, bu Çalışmıyor sistem şifreleme anahtarlarını oluşturduğunda erişebileceksin. | Open Subtitles | لا ، لا ، إنه لا يعمل لن تكون قادر على الدخول لأن النظام يقوم بتوليد مفاتيح التخفيّ |
Arkadaki adam..burda Çalışmıyor o kasanın kodunu bile bilmiyor | Open Subtitles | الرجل بالخلف إنه لا يعمل هنا لا يعلم شفرة الخزنة |
Benim için Çalışmıyor. Buradaki ajanlarımızı yönetiyor. | Open Subtitles | إنه لا يعمل تحت خدمتي إنه مسؤول عن جواسيسنا هنا |
- Yani şuan Çalışmıyor ve bu da ses demosunu geçiyoruz demek. - Canın cehenneme. | Open Subtitles | ـ إنه لا يعمل الآن، فقط تجاهل الصوت التجريبي ـ تباً لك |
- Yani şuan Çalışmıyor ve bu da ses demosunu geçiyoruz demek. - Canın cehenneme. | Open Subtitles | ـ إنه لا يعمل الآن، فقط تجاهل الصوت التجريبي ـ تباً لك |
Çalışmıyor ve senin elinden her iş geliyor. | Open Subtitles | إنه لا يعمل و أنت بارع في تصليح الأشياء |
Üzgünüm, o şekilde Çalışmıyor. | Open Subtitles | أنا آسفة ، إنه لا يعمل بتلك الطريقة |
Henüz Çalışmıyor, değil mi? | Open Subtitles | إنه لا يعمل حتى الآن، أليس كذلك ؟ |
Bordro mu? Hayır, burada Çalışmıyor bile. | Open Subtitles | -كلاّ , إنه لا يعمل هنا و هذا الأمر لا يخصكما |
Çalışması gerek. Ama Çalışmıyor. | Open Subtitles | من المفترض أن يعمل حسناً, إنه لا يعمل |
- Malcolm! Dinle beni! - İşe yaramıyor! | Open Subtitles | مالكولم استمع لي إنه لا يعمل |
- İşe yaramıyor. | Open Subtitles | إنه لا يعمل ميتش : |
- Hayır, o şekilde işlemiyor. | Open Subtitles | -لا, إنه لا يعمل بهذه الطريقة |