Bazılarının devam etmemizin çok tehlikeli olduğunu düşündüğünü duymuşsundur. | Open Subtitles | أنا متأكد أنكم سمعتم بعض الناس يقترح إنه من الخطر جداً أن نستمر. |
İnsanlar, "Ofiste ya da çalışma alanında silah bulundurmak tehlikeli" diyor. | Open Subtitles | يقول الناس إنه من الخطر إبقاء الأسلحة في المنزل أو مكان العمل |
Yardım istemek çok tehlikeli ve güç kaynağı olmayan gemi zaten bizi bir yere götüremez. | Open Subtitles | حسناً، إنه من الخطر جداً طلب المساعدة... و سفينة بدون طاقة لن تأخذنا إلى أي مكان. |
O arabayı kullanmak tehlikeli sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدتُ إنه من الخطر قيادتها |
Şu anda dışarısı sürüden ayrı olman için çok tehlikeli. | Open Subtitles | إنه من الخطر جدًا أن تتفرقي من ال(جماعة) الآن |