ويكيبيديا

    "إنه يعتقد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sanıyor
        
    • inanıyor
        
    • inanır
        
    • buluyor
        
    Yarı ayağı var diye artık tam bir erkek olmadığını sanıyor. Open Subtitles إنه يعتقد لأن لديه نصف قدم ، فإنه ليس رجلا بالمطلق
    Bizi kullanıp onun sorunlarını çözmesinde yardımcı olduktan sonra bizi ıskartaya çıkarabileceğini sanıyor. Open Subtitles إنه يعتقد أنه أذكى منا هو هو يعتقد أنه يستطيع أن يستغلنا وينبذنا
    Artık kendimi ondan üstün gördüğüm için onu terk ettiğimi sanıyor galiba. Open Subtitles وأعتقد إنه يعتقد ذلك أنفصلت عنه لأني أعتقد أني أفضل منه الآن
    Asla başarı elde edemiyor Dünyanın ona borçlu olduğuna inanıyor. Open Subtitles لن يحقق أى نجاح أبداً إنه يعتقد بان العالم مدين له.
    Lütfen, bırak. Adil bir şekilde satın aldığına inanıyor. Open Subtitles أرجوك إتركها , إنه يعتقد بأنها إشتراها بسعرمناسب
    İnsanların tutuklanma masrafları için daha fazla ödemeleri gerektiğine inanır. Open Subtitles إنه يعتقد أن هؤلاء الناس عليهم أن يدفعوا المزيد من المال في مقابل التحقيق معهم
    - Amacının bu olduğunu sanıyordum. - Oz onu seksi buluyor. Open Subtitles إعتقدت أن هذه هى النقطة إنه يعتقد أنها مثيرة
    Sana hakaret ettiğimi sanıyor ama ben teklif sunuyorum. Open Subtitles إنه يعتقد أنني أسيء لكِ. أنني أعرض عليك.
    - Evet, ineğin hala ahırda olduğunu sanıyor. Open Subtitles ـ نعم ، إنه يعتقد انها لا تزال في الحظيرة.
    Ortağını öldürenin doğaüstü bir yaratık olduğunu sanıyor ve bir şekilde, nasıl bilmiyorum ama, Prue, cadı olduğunu biliyor. Open Subtitles إنه يعتقد بأن شريكه قد قُتِل عن طريق شخص خارق وبطريقة ما، لا أعرف ماهي بالضبط، لقد عرف أنكِ ساحرة، برو
    Aenomenani'nin bir jaguar ruhu gönderdiğini sanıyor. Open Subtitles إنه يعتقد أن الاينيوميناني قاموا بإرسال روح نمر
    Neler döndüğünü bilmiyorum sanıyor. Open Subtitles إنه يعتقد أننى مغفل ويعتقد أنه يعرف مايدور هنا
    Bu işi kendisinin yürüttüğünü sanıyor... siz de bu şekilde rol yapmaya devam etmelisiniz. Open Subtitles إنه يعتقد أنه من يدير هذا الأمر ولابد أن تدعي أن هذا ما يحدث بالفعل
    Kendini kabadayı sanıyor. Öyle mi sanıyorsun? Open Subtitles إنه يعتقد نفسه شريراً أتعتقد إنك شريراً؟
    Kadınların yüksek pozisyonlarda olmaları gerektiğine inanıyor. Open Subtitles إنه يعتقد أن المرأة يجب أن تكون في مناصب عليا في السلطة.
    O bilgisayarın Holly'i kurtarmak için son şansı olduğuna inanıyor. Open Subtitles إنه يعتقد أن هذه الآلة هى فرصتهلإنقاذ"هولي"
    Şansıma, onun tarafında olduğuma inanıyor, Open Subtitles لحسن الحظ, إنه يعتقد بأني إلى جانبه,
    Eğer bunlardan biri olmazsa diğerine ihtiyacın olmayacağına inanır. Open Subtitles إنه يعتقد إن لم يكن لديك أحدهما، لا تحتاج الآخر
    Eğer bunlardan biri olmazsa diğerine ihtiyacın olmayacağına inanır. Open Subtitles إنه يعتقد إن لم يكن لديك أحدهما، لا تحتاج الآخر
    Aldığını hak etmen gerektiğine inanır. Open Subtitles إنه يعتقد أنك تستحقين ما تنالين
    Beni güzel buluyor ve haklı da. Open Subtitles إنه يعتقد بأني جميلة وإنه على حق

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد