İçeride tıkılıp kalınmayacak kadar Güzel bir gün. | Open Subtitles | حسنا، إنّه يوم جميل لأن تكون عالقا في الداخل. |
Öyle Güzel bir gün ki küçük dostumu yürüyüşe çıkarmaya karar verdim. | Open Subtitles | إنّه يوم جميل لذلك فكرّت أن آخذ صديقي الصغير هذا للتنزّة |
Güzel bir gün | Open Subtitles | إنّه يوم جميل للقيادة ظننتُ بأنّكِ سترافقيني |
Kızıl Midilli'de ve devam eden suarede harika bir gün. | Open Subtitles | إنّه يوم جميل في حانة "ريد بوني" والأمسيةٌ مستمرة |
Yürümek için harika bir gün. | Open Subtitles | صدقتِ إنّه يوم جميل للتمشية |
Çok hoş bir gün. | Open Subtitles | إنّه يوم جميل. |
Evet, çok Güzel bir gün ve çocuklarımın kontrolsüz ve özgür oluşunu izlemeye bayılıyorum. | Open Subtitles | أجل، إنّه يوم جميل جدّاً وأحب مشاهدة تلاميذي غير مقيّدين وأحراراً. |
- Şanslısın, Güzel bir gün. - Hem de çok güzel. | Open Subtitles | أنت محظوظة، إنّه يوم جميل. |
Günaydın. Ne Güzel bir gün, değil mi? | Open Subtitles | صباح الخير، إنّه يوم جميل |
Komşuluk için Güzel bir gün. | Open Subtitles | إنّه يوم جميل في المنطقة |
Çok Güzel bir gün. | Open Subtitles | تعرف ، إنّه يوم جميل |
Hawaii'de her zamanki gibi çok Güzel bir gün geçiriyoruz. | Open Subtitles | "إنّه يوم جميل آخر هنا في (هاواي) كما المُعتاد!" |
Damon, bugün Bonnie'yi geri getireceğimiz gün. Bu Güzel bir gün. | Open Subtitles | (دايمُن)، اليوم سنعيد (بوني)، إنّه يوم جميل. |
Gerçekten harika bir gün. | Open Subtitles | إنّه يوم جميل حقًّا. |
- Çok hoş bir gün. | Open Subtitles | إنّه يوم جميل. |