"إن كُنتِ" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Eğer

Ve bak Eğer işte başına bela almaktan korkuyorsan Diana Paris'te ve zaten maske takacağız.
و .. اسمعي، إن كُنتِ قلِقةٌ بأن تكونَ هُناك مُشكلةٌ في العمل،

Eğer bu kadar suçlu hissediyosan, belki açık açık söylemen gerekiyodur.
حسناً، إن كُنتِ تشعرين بالذنب، ربما عليكِ فقط أن تعترفي له بالأمر.

Eğer azıcık da olsa kendini suçlu hissediyorsan yani.
إن كُنتِ تشعري بالذنب. لـاـ أشعر بالذنب.

Eğer atlamayı düşünüyorsan yardım etmeme izin ver.
إن كُنتِ تفكرين بالقفز، فإسمحي لي بمساعدتكِ

Ama Eğer korkarsan ve yardıma ihtiyacın olursa senin için buradayım.
لكن إن كُنتِ خائفة وبحاجة للمساعدة، أنـا هنا من أجلكِ.

Bu söylediğin şeyleri, Eğer seksi bir hemşire, kıyafetiyle söyleseydin daha da iyi olurdu.
.. كان هذا ليكون مثير أكثر بكثير إن كُنتِ ترتدين زي مُمرّضة مثيرة مثلًا

Eğer "Prue'nun ailevi sorunları var" kozunu kullanacaksan, izin ver başka bir zamana saklayayım.
إن كُنتِ تصفينني بـ "برو، الخائفة من التقرب من العائلة" فانتظري حتى أدرجكِ معي

Eğer beni duyuyorsan başını salla.
هُزي رَأسَكِ إن كُنتِ تَسمَعينَني

Eğer hediyeni açacaksan hangisini önce açmayı istersin?
"إن كُنتِ ستفتحين هديّة، فأيّهم ستفتحين أولًا؟"

Eğer oradaysan, kapının önünde bir polis arabası bekliyor.
إن كُنتِ بالداخل، فالشرطة بالخارج.

Eğer nerede olduğunu biliyorsan, bana hemen söylemelisin.
إن كُنتِ تعلمين أين هو ، عليكِ إخباري

Evet, Eğer...
.. نعم , إن كُنتِ

Eğer uyursan olmaz.
ليس إن كُنتِ نائمة.

Tabii Eğer Paris'e gelecek kadar bu odadan ayrılırsan.
هذا إن كُنتِ ستتركي هذه الغرفة، فترة كافية، لتأتي لـ (باريس).

Lütfen, dinle beni Eğer Conrad kazanırsa, Eğer onu seviyorsan onu bir dönemle kısıtla.
رجاءً، إستمعي إليّ، إن فاز (كونراد)، إن كُنتِ تُحبيه فلا تجعليه يستمر أكثر من فترة واحدة.

Mia Eğer dinliyorsan, sen çok tatlısın.
(ميا), إن كُنتِ تستمعِ, أنت جميلة جداً.