Biliyorsun, uyurken onu uyandırmak mümkün değil. | Open Subtitles | أنت تعرفين أنه لا يمكن إيقاظه حين يكون نائما |
Ama O'nu uyandırmak O'nun için en iyisi olmayabilir. | Open Subtitles | لكن ان إيقاظه قد يكون الافضل اليه |
Onu uyandırmaya çalışmanın benim için ahlaki açıdan sorun teşkil ettiği kadar eminim. | Open Subtitles | متأكد كفاية كما أن لدي مشاكل أخلاقية جدية لمحاولة إيقاظه |
Çok masum görünüyor. Onu uyandırmaya kıyamam. | Open Subtitles | يبدو في غاية الطمأنينة لن أجرؤ على إيقاظه |
Onu uyandıramıyorum.Bana yardım et lütfen. | Open Subtitles | لا يمكنني إيقاظه أرجوكِ ساعديني |
Artık güvenli. Onu uyandırabiliriz. | Open Subtitles | انه بمأمن بإمكاننا إيقاظه الآن |
Bu saatte uyandırayım mı yani? | Open Subtitles | هل تريدين إيقاظه من النوم حتى أتحدث معه ؟ |
Elbette, uyku hapı aldığı için, onu uyandırmadan kolunun bir kısmını kesebilirsin. | Open Subtitles | وطبعاً يكون تناول حبوباً منومة فتستطيعين جرح ذراعه قليلاً من دون إيقاظه |
Belkide uyandırmanın zamanı gelmiştir. | Open Subtitles | رُبما قد حان وقت مُكالمة إيقاظه من النوم |
Çocuğu Uyandıramadım, birden panikledim. | Open Subtitles | ولم أستطع إيقاظه وقد فزعت |
Onu uyandırmak senden bile zor. | Open Subtitles | إنه رجل إيقاظه أصعب منك |
Onu uyandırmak istemiyorum. Aman Tanrım. | Open Subtitles | لقد غطّ (بيتر) في النوم لتوّه لا أريد إيقاظه |
uyandırmak istemeyeceğiniz bir kötülük. | Open Subtitles | شر لا يجدر بكم إيقاظه |
Sendika çekişmesi için onu uyandırmaya çalışırdık ama kalkmazdı. | Open Subtitles | حاولنا إيقاظه لوجود نزاعات في النقابة , لكنه يرفض |
uyandırmaya çalışıyorum. Hadi dostum. | Open Subtitles | لطليقكِ؟ كنت أحاول إيقاظه. هيا، ياصديقي. |
Az önce babanı uyandırmaya çalışıyordun. | Open Subtitles | كنتى تحاولين إيقاظه الآن |
Deniyorum ama uyandıramıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع إيقاظه أنا أحاول |
Ne demek "onu uyandırabiliriz"? | Open Subtitles | مالذي تعنيه بـ " إيقاظه " ؟ |
Kansas City'de, istersen uyandırayım. | Open Subtitles | (إلا إذا أردت إيقاظه في مدينة (كينساس قال: |
Evdeki her gıcırtıyı bildiğim için onu uyandırmadan içinde dolaşabilirim. | Open Subtitles | وأعرف كل صدع فيه وأستطيع التحرك فيه من دون إيقاظه |
Belkide uyandırmanın zamanı gelmiştir. | Open Subtitles | رُبما قد حان وقت مُكالمة إيقاظه من النوم |
Bir türlü Uyandıramadım. | Open Subtitles | لم أستطع إيقاظه |
Babamı uyandıramaz mısın? | Open Subtitles | ألا يمكنك إيقاظه ؟ |
Grimsby'yi bulduk. Uyuyor, onu uyandıramıyoruz. | Open Subtitles | وجدنا " جريمسبي " هو نائم ولانستطيع إيقاظه |