| Bu çocuğu önemsediğini biliyorum, ama şu an yanımda olmana ihtiyacım var, ve Babanın da ikimize ihtiyacı var. | Open Subtitles | اعرف انكِ تهتمين بهذا الفتى و لكنى بحاجه لكِ هنا الان و يحتاج اباكِ ان نكون هنا من اجله |
| Dinle küçük tereyağı kabı, Ben sadece Babanın damarına basıyorum. | Open Subtitles | استمعي، ايّها الزهرة الصغيرة انا فقط اضايق رجولة اباكِ |
| Babanın bu cici insanları başından savması gerekiyor. | Open Subtitles | اباكِ سيحتاج الى فرشاة اسنان بعد محادثة هؤلاء الناس اللطيفين بريان ستون |
| Babanı bile öldüremedi. | Open Subtitles | هي لم تستطع حتى ان تقتل اباكِ |
| Babanı biliyorduk. | Open Subtitles | لقد علمنا عن اباكِ |
| - Baban işin içinde mi sence? | Open Subtitles | هل تعتقدين ان اباكِ فعلها؟ |
| - Sanırım koridordan Babanın sesi geldi. | Open Subtitles | انا اظن انى اسمع اباكِ فى الممر. |
| Bu erkek, Babanın ne düşündüğünü umursamayan biri olacak. | Open Subtitles | حسنا",الرجل الذي لايرعى اهتمام حول بما اباكِ يفكر |
| Babanın senin için endişelendiğini bilmiyor musun? | Open Subtitles | ألا تعلمين أن اباكِ يقلق عليكِ؟ |
| Babanın muffinlerini sevmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أُحبُ الكعكَ الذي يصنعَهُ اباكِ |
| Babanın işe gitmesi gerekti. | Open Subtitles | اباكِ اضطر ان يذهب الى العمل |
| Ya da Babanın evine. | Open Subtitles | -يُمكننا أن نذهب الى اباكِ |
| Babanın kanı sayesinde. | Open Subtitles | اباكِ حياته |
| Coalport'daymış. Babanı o öldürdü. | Open Subtitles | ."انه في "كولبورت لقد قتل اباكِ |
| Sally, git anne ve Babanı bul... | Open Subtitles | -سالي) جدِ اباكِ وأمكِ) .. |