ويكيبيديا

    "ابنٌ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • oğlun
        
    • evladım
        
    • oğlunuz
        
    • evlatsın
        
    • bir oğlu
        
    • bir evlat
        
    • bir oğul
        
    Senin ise bir gün sana ihtiyacı olabilecek bir oğlun var. Open Subtitles ليس لديَّ ما أخسره، بينما لديكَ ابنٌ قد يحتاجكَ يوماً ما
    Ve bunun sonucunda karın öldü, bir oğlun öldü, diğeri ise kayıp, ve bu sefil çukurda tıkılıp kaldın. Open Subtitles و مع ذلك نتيجةً لذلك، زوجتكَ ماتَت ابنٌ ميت، و الآخَر مَفقود و أنتَ عالِق في هذا الجحيم
    Benim de genç bir evladım var. Bazen ben de böyle hissederim. Open Subtitles لديّ ابنٌ مراهق، و أشعرُ بذلكَ أحياناً أيضاً.
    Doktor bir oğlunuz olduğu için çok gururlu olmalısınız. Open Subtitles لابد انكي فخورة جداً لانه لديكِ ابنٌ يعمل دكتوراً.
    Teşekkür ederim. Sen iyi bir evlatsın. Open Subtitles شكراً لك ، إنك ابنٌ صالح
    Bekâr anne, ergen bir oğlu var, askerliğini ordu sorgulayıcısı olarak bitirmiş. Open Subtitles أمٌ عازبة، ابنٌ مراهق خدمتَ الجيش، كمحققة
    Aksine, son zamanlarda biraz dandik bir evlat oldum. Open Subtitles الخطأ منّي ، كوني ابنٌ عاق في الفترة الأخيرة
    Gerdek gecende karna düşmüş bir oğul. - Güçlü adammışsın. Open Subtitles ابنٌ زرعتَ بذرته في ليلة زفافك، أنتَ رجلٌ فحل.
    Bir oğlun daha var, nerede olduğunu bilmiyorsun. Open Subtitles لديكَ ابنٌ آخَر و لا تَدري أينَ هُوَ
    Seni seven bir oğlun var... Open Subtitles لديكَ ابنٌ يحبّكَ
    Senin oğlun yok Jack. Open Subtitles ليس لديك ابنٌ يا (جاك)
    Michael, senin bir oğlun var. Open Subtitles (مايكل)، لديّكَ ابنٌ
    Sana bunu yaptığım için berbat bir evladım. Open Subtitles أنا ابنٌ فضيع, سأعوضك عن هذا...
    Sana bunu yaptığım için berbat bir evladım. Open Subtitles أنا ابنٌ فضيع, سأعوضك عن هذا...
    Tamamen geri zekâlı bir evladım var. Open Subtitles لديّ ابنٌ أحمق
    - Evet! Başka bir oğlunuz daha var ya, Lordum. Open Subtitles لديك ابنٌ آخر, سيدي
    Çok fena bir oğlunuz var. Open Subtitles لديكِ ابنٌ رائع
    Aynen, çünkü sen iyi bir evlatsın. Open Subtitles أجل،ستفعل ذلك لأنّك ابنٌ رائع
    - Sen çok iyi bir evlatsın Baelfire. Open Subtitles -أنتَ ابنٌ صالحٌ جدّاً (بيلفاير ).
    Bekâr anne, ergen bir oğlu var, askerliğini ordu sorgulayıcısı olarak bitirmiş. Open Subtitles أمٌ عازبة، ابنٌ مراهق خدمتَ الجيش، كمحققة
    Babamın yasal bir oğlu yoktu. Olsaydı bilirdim. Open Subtitles -أبي ليس لديه ابنٌ شرعيّ، فأنا أعلم
    Daha önce de dediğim gibi iyi bir evlatsınız, çok hayırlı bir evlat. Open Subtitles لقد رأيتكَ مسبقاً. أنت ولدٌ بارّ, ابنٌ طيبٌ للغاية.
    Daha önce de dediğim gibi iyi bir evlatsınız, çok hayırlı bir evlat. Open Subtitles لقد رأيتكَ مسبقاً. أنت ولدٌ بارّ, ابنٌ طيبٌ للغاية.
    ...babasının umutlarını yaşatamadığını düşünen bir oğul. Open Subtitles ابنٌ يشعر أنه لم يحقق توقعات والده

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد