Horatio Yuvayıkıcı'yla ne kadar mutlu olduğunu görünce bir karar verdim. | Open Subtitles | بعد أن رأيت كم كنت سعيداً مع مخرب البيوت ، اتخذت قراراً |
Peki, yeni okulumda arkadaş edinmemem ve hayatıma devam etmem hakkında söylediklerini düşünüyordum, bu yüzden bir karar verdim. | Open Subtitles | حسنا كنت افكر فيما قلته انت بخصوص عدم تكويني لصداقات في مدرستي الجديدة وعدم التأقلم في حياتي لذلك اتخذت قراراً |
Bu arada ben bir karar verdim. | Open Subtitles | حسناً , فى هذه الاثناء , لقد اتخذت قراراً |
Augustine, matematik laboratuarım için karar verdin mi? | Open Subtitles | أيتها المديرة هل اتخذت قراراً بشان ما حدثتك به البارحة ؟ |
Haklıydı. Duygusal bir seçim yaptım. | Open Subtitles | لقد كان محقّاً، اتخذت قراراً عاطفياً. |
Bence bir süre daha burada kalmak istiyor. Orada bir sürü eğrelti otu var. Neyse, ben zaten kararımı verdim. | Open Subtitles | اظن انه يريد البقاء هنا لبعض الوقت على كل حال, لقد اتخذت قراراً سوف نذهب غداً بمفردنا |
Ama geçerli bir sorun oluşturuyordu ve ben de başka bir karara vardım. | Open Subtitles | لكنه كان لديه مشكلة منطقية معها، وانا.. وانا اتخذت قراراً خلال لحظات |
Sonra bir karar verdim, hem de 10 dakika içinde. | Open Subtitles | وبعد ذلك اتخذت قراراً وفعلت ذلك في 10 دقائق |
- Çok kötü bir karar verdim. - Hayatımı özetledin. | Open Subtitles | ـ اتخذت قراراً بغاية السوء ـ تماماً ما إتخذته طيلة حياتي |
Herkesin iyiliği için bir karar verdim. | Open Subtitles | اتخذت قراراً من أجل تحقيق الصالح |
Tamam , beni dinle . Ben bir karar verdim . | Open Subtitles | حسناً, اسمعيني, لقد اتخذت قراراً |
Bu şirketin lideri benim. bir karar verdim. | Open Subtitles | أنا مديرة هذه المؤسسة ولقد اتخذت قراراً |
Kötü bir karar verdim. İnan bana evlat. | Open Subtitles | لقد اتخذت قراراً سيئاً بنيّ، صدقني |
Eve döndükten sonra bir karar verdim. | Open Subtitles | لقد اتخذت قراراً عند عودتي إلى الديار. |
bir karar verdim. | Open Subtitles | لقد اتخذت قراراً. |
bir karar verdim. | Open Subtitles | لقد اتخذت قراراً |
Sanırım çok önemli bir karar verdin. | Open Subtitles | أعتقد أنكَ اتخذت قراراً هاماً للغاية |
Cesur bir karar verdin fakat, seni kötü çarptı. | Open Subtitles | اتخذت قراراً شجاعاً ذا نتيجة موجعة لك |
Oğlumu korumak için bir seçim yaptım. Bunun için beni suçlayacaksan kabul. | Open Subtitles | لقد اتخذت قراراً بحماية ابني |
Lakin kararımı verdim ve seni bir an önce haberdar etmenin doğru olacağını düşündüm. | Open Subtitles | لكنني اتخذت قراراً وشعرت انهُ الأفضل ان اخبركَ حالاً |
bir karara vardım. | Open Subtitles | لقد اتخذت قراراً |