ويكيبيديا

    "اتضح انه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Meğer
        
    • olduğu ortaya çıktı
        
    Menajerin beni oraya yaklaştırmıyor, çünkü geçen sefer takip ettiğim Bulgar Meğer bir diplomatmış. Open Subtitles مديرك يمتلك تعهد بعدم الاقتراب ضدي أو شيء من هذا القبيل لأن الرجل البلغاري الذي تبعته آخر مرة اتضح انه دبلوماسي
    Meğer senaristlere kahve götüren bir görevliymiş. Open Subtitles ... اتضح انه الرجل الذي يجلب القهوه للكتاب
    Meğer hiç de kötü biri değilmiş. Open Subtitles في الاخير اتضح انه ليس سيئا على الاطلاق
    Sonuç olarak, son birkaç yıldır bizim daimi ortağımızın inanılmaz bir bestekar olduğu ortaya çıktı. Şimdiye kadar birçok beste yaptı. TED لذا . اتضح انه مؤلف بارع وخلال السنوات الأخيرة كان متعاون ثابت معنا. قام بتأليف الكثير من المقطوعات الموسيقية
    Adamın Noel Baba'yla yakın ilişkisi olduğu ortaya çıktı. Open Subtitles اتضح انه كان عِنْدَهُ علاقة شخصية مَع سانتا.
    Kanserin ufak bir başlangıcı olduğu ortaya çıktı. Open Subtitles بعض حلمات التذوق اتضح انه كان بداية للسرطان
    Bizi mezara o götürür derdim Meğer sen götürecekmişsin. Open Subtitles ستكون السبب في موتنا لكن اتضح انه انت
    Meğer tek istediği Pinter'a ödül falan vermekmiş. Open Subtitles (اتضح انه فقط هو اراد ان يعطي (بينتر جائزة او ماشابه
    Meğer bunca zaman boyunca Brooklyn'deki bir apartmanın bodrumundaymış. Open Subtitles اتضح انه كان في شقة بالطابق السفلي في (بروكلين) طوال الوقت
    Meğer Marmaduke'la burada yaşarmış. Open Subtitles اتضح انه يعيش مع "مارمادوك"
    Gittiğim tüp bebek merkezinde.... ...bir numaralı sperm donörü olduğu ortaya çıktı. Open Subtitles اتضح انه الجهة المانحة الحيوانات المنوية رقم واحد في عيادة للخصوبة ذهبت ل.
    Sadece bir yalancı olduğu ortaya çıktı araba hakkında bağımlılık hakkında. Open Subtitles اتضح انه فقط كان كاذب بشأن السيارة بشأن كونه مدمناً
    Ancak o anda zil zurna sarhoştu ve gördüğünü iddia ettiği perinin boynuzları altı kıvrımlı ihtiyar, alacalı bir koyun olduğu ortaya çıktı. Open Subtitles لكنه كان ثملاً جدا آنذاك والجنية التي يزعم أنه رأها اتضح انه خروف أبقع
    iPod Touch olduğu ortaya çıktı. Open Subtitles اتضح انه كان في الحقيقة مجرد أيبود تاتش
    (Kahkaha) (Alkış) "Başarılamaz" sözünün yanlış olduğu ortaya çıktı. TED (ضحك) (تصفيق) "لا يمكن عمل ذلك " اتضح انه شعار خاطئ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد