ويكيبيديا

    "اثنتان" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • iki
        
    • ikisi
        
    • birkaç
        
    • ikisini
        
    • tane daha
        
    Geçtiğimiz günlerde bana 1948 senesinde iki kız kardeşinin ve babamın tek başlarına bir botla İsrail'e seyahat ettiklerini anlattı. TED أخبرتني منذ وقت قريب أنه في عام 1948 سافر أبي و اثنتان من أخواتها على قارب إلى إسرائيل بدون أجدادي.
    Bir iki dakika bekleyin. Beyaz çocuk çıktıktan sonra devam ederiz. Open Subtitles لماذا لا تنتظران ثانية او اثنتان عندما يرحل الشاب الابيض ..
    - Faturaları ödemem lazım. Orada çalışan iki kız üniversitede okuyor. Open Subtitles اثنتان من الفتيات الاتي يرقصن هناك تعملان على درجات جامعية عليا
    Evlilerle çıktım, kız arkadaşım bile oldu iki kız arkadaşım oldu. Open Subtitles لقد واعدت شخص متزوج، وكانت لدي صديقة حميمة اثنتان صديقتان حميمتان
    Bir kutu çörek. Dört bardak kahve. İkisi sade, ikisi sütlü. Open Subtitles دستة كعكات، أربعة أقداح قهوة، اثنتان سادتان واثنتان بالقشدة، بدون سكر
    Empatinin iki niteliği var. Birincisi anlayış. TED وللتعاطف صفتان اثنتان نوعا ما. واحدة هي الجزء المتعلق بالفهم.
    Minty'nin iki büyük kız kardeşi prangalı mahkumlar olarak satıldı. TED اثنتان من أخوات منتي الأكبر تم بيعهم لعصابات الرقّ.
    İki kişi iş yerlerini ya da evleri temizlerken, diğeri çocuklara göz kulak oluyordu. TED اثنتان منهنّ يقمن بتنظيف منزل أو مكتب ما. وواحدة منهن تقوم برعاية الأطفال.
    Bir gün pazarda gerçekten nelerin gerçekleştiğini merak ettim ve iki tane kıyaslama ortaya çıktı. TED في لحظة ما سألت نفسي ما الذي يحدث حقيقةً في السوق، و بدأت مقارنتان اثنتان بالظهور.
    En sevdiğin yiyecekten memnuniyetle iki ya da üç porsiyon alırsın, ama dördüncüsü seni kusacak hâle getirir ve yüzüncüsü, daha ona sıra gelemeden bozulur. TED ربما تشتري بكل متعة اثنتان أو ثلاثة من وجبتك المفضلة، ولكن الرابعة ستصيبك بالغثيان، والمئة ستتلف قبل أن تصل إليها.
    Bugün, takımımda iki uzman bayan var ve onların başarısını kendi başarım için anahtar olarak görüyorum. TED اليوم، معي اثنتان من النساء الأوائل ضمن فريقي، وأرى أن تمكينهما من النجاح بمثابة مفتاح لنجاحي الخاص.
    - İki tane iç derim. - İki tane mi? O niyeymiş? Open Subtitles اعتقد من الأفضل ان تأخذى اثنتان اثنتان ؟
    İki tane içersen uykunda sıkıntı çekmezsin. Open Subtitles لماذا ؟ ربما لو اخذت اثنتان, فلن يصيبك اى اضطراب فى النوم
    Bir iki dakika ödünç alabilir miyim? Open Subtitles هل تمانعين أن أقترضها لدقيقة أو اثنتان ؟
    Sanırım bu iki pipoluk bir sorun. Open Subtitles هذه ، على ما أعتقد ، مشكلة تتطلب اثنتان من البايب
    İki tanesi, mineral bakımından zengin topraklarda mavi renkli çiçek üretimi için yeterli kaliteye sahip değildir. Open Subtitles اثنتان منها لا تتشارك فى نفس الجودة .. فى انتاج الزهور الزرقاء .. فى التربة المخصبة معدنياً
    Yirmi iki yaşında seni kimse değiştiremedi yalnızca ben değiştirebildim. Open Subtitles اثنتان وعشرون سنة لم تستطع تغييرك سوف أوجه إتهامات
    Şimdiye kadar iki tane aldım. Seni taşlaştıran bişey. Open Subtitles لقد تناولت اثنتان منها مسبقاً إنها تجعلني أشعر بأنني متحجراً
    Fiziksel olarak herhangi bir sorunu yoktu. Biri gitti, geriye üçlünün ikisi kaldı. Open Subtitles سقطت واحدة، بقيت اثنتان من الثلاثة ينبغي عليكَ نقر واقي ذكريّ كي تختار
    Aslında şunlar benim favorilerimden ikisi: Thom Yorke'un not tahtasından yapılmış bir sureti ile LEGOdan yapılmışı. TED هذه في الواقع اثنتان من المفضلة لدي: لوحة دبابيس توم يورك وليغو توم يورك.
    Onu arayıp onu ve birkaç arkadaşını daha buraya çağıracağım, anlarsın ya? Open Subtitles سوف أتصل بها، هي و اثنتان من صديقاتها هل تفهم ما أريد؟
    İkisini The New Yorker'da, diğerini de eğlenceli küçük bir dergide. Open Subtitles اثنتان في مجلة نيويورك و واحدة في تلك المجلة المضحكه قليلا.
    Boynunda ve kasıklarında birer tane daha var. -Karaciğerinde de kist var. Open Subtitles هناك عقدة متورمة أخرى هناك و اثنتان أخريتان برقبته و واحدة بفخذه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد