Bak Karen, ben sadece bu şey için 1 milyon dolar ödememenin bir yolunu bulmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | انظري , كارين , انا فقط احاول ايجاد طريقة للحفاظ على مليون دولار من الضياع على هذا الأمر |
Bazıları zarar gördü Ve ben de diğerleri zarar görmesin diye kalanları bulmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | , بعضهم تأذى و أنا احاول ايجاد الباقي من أجل ألا يتأذى أحد آخر |
Yolu kapattığım için affedersin. Bir şey bulmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | اسف على الحاجز انا فقط احاول ايجاد شيئا ما |
Cadılar Bayramı'nda tanıştığım hoş itfaiyeciyi bulmaya çalışıyorum. - N'aber? | Open Subtitles | انا احاول ايجاد رجل الاطفاء الظريف الذي قابلته في عيد الهالويين ماالاخبار؟ |
Babamın ne haltlar karıştırdığını anlatacak bir şey bulmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | انا احاول ايجاد شيء واحد يمكنة تفسير ما الذى كان يفعلة ابى |
İnanmıyorum ama Meksika'dan beri Scott'un öldürmeden beslenebilmesinin bir yolunu bulmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | لا، اني احاول ايجاد وسيلة لتعذية (سكوت) من دون قتل منذ المكسيك |
Şimdiyse yolumu yeniden bulmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | والان ،انني فقط احاول ايجاد طريق العوده |
Dana Brody'i bulmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | انا احاول ايجاد دانا برودي |
Ben bu kızı bulmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | انا احاول ايجاد هذه الفتاة |
Jennifer'a birini bulmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا احاول ايجاد رفيق لـ(جينيفر) |