Bunu yapmayacaksın. Çünkü yaparsan, hayatını hapiste geçirirsin. | Open Subtitles | لن تفعل ذلك لأنك اذا فعلت ذلك سوف تسجن مدى الحياة |
Eğer yaparsan, arkadaşının 800 dolarlık borcunu unuturum. | Open Subtitles | اذا فعلت ذلك سأنسى الـ 800 التي يدينها لي صديقك |
Şimdi yaparsan insanlar bunu çaresizliğin ve daha kötüsü suçluluğun işareti olarak algılayabilirler. | Open Subtitles | ,اذا فعلت ذلك الآن من الممكن أن يتلقاها الناس على أنّها إشارة يأس أو أسوأ، على أنّها ذنب |
İçimden bir ses, bunu bir daha yaparsan seni pencereden aşağı fırlatacağımı söylüyor. | Open Subtitles | جزء مني يقول اذا فعلت ذلك مرة اخرى سوف اقذف بك من هذه النافذة اللعينة |
Bunu bir kere daha yaparsan, polisi arayacağım! | Open Subtitles | اذا فعلت ذلك مرة ثانية ,سوف استدعي الشرطة. |
Eğer bir daha böyle bir şey yaparsan seni bulmayacağım ve istifa edeceğim. | Open Subtitles | اذا فعلت ذلك مرة اخرى,ا نا لن اجدك, وأستقيل. |
Bunu yaparsan, bir saniye düşün üç yıl dört aydır kayıp olan çocuğun babasısın ve onu Kolombiya'da buluyorlar, ne yapardın? | Open Subtitles | اذا فعلت ذلك, تخيل للحظة تخيل انك الأب الذي ولده مفقود لثلاثة سنوات واربعة اشهر ووجوده في كولومبيا.. |
Ben olsam bunu onun elinden almazdım çünkü bunu yaparsan seni affetmeyebilir. | Open Subtitles | ولا اريد اخذ ذلك منه لانه من المحتمل انه لن يسامحك ابدا اذا فعلت ذلك |
"Çünkü bunu Tanrı'nın yarattıklarına yeteri kadar uzun süre yaparsan bir şeylerin verilmesi lazım. | Open Subtitles | لانك اذا فعلت ذلك لمخلوق من مخلوقات الله دربته ليدافع عن نفسه سيكون نفس السبب لكي تقتله |
yaparsan, mantık onu bulacağını söylüyor. | Open Subtitles | اذا فعلت ذلك فمن المنطق أن تجدها |
Bunu yaparsan, kimse bir şey anlayamaz. - Benimle zeka oyunları oynama! | Open Subtitles | اذا فعلت ذلك فلن يفهم احد ، نيك |
Bunu yaparsan da hapse girersin ve bunun da farkında. | Open Subtitles | اذا فعلت ذلك ستذهب للسجن وهو يعلم ذلك |
Bunu yaparsan neler olacağını biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعلم بماذا يحصل اذا فعلت ذلك. |
Eğer yaparsan bence ha-ri-ka olur. | Open Subtitles | اذا فعلت ذلك سيكون الامر " داي - نو - مايت " |
Adam da "yaparsan eğer sana 250,000 dolar vereceğim" der. | Open Subtitles | وقد رد عليه الرجل قائلا: "لانى سوف اعطيك ربع مليون دولار اذا فعلت ذلك." |
Bunu yaparsan, benimle konuşmayı keser. | Open Subtitles | اذا فعلت ذلك, سيكف عن التكلم معي |
yaparsan mutsuz olursun. | Open Subtitles | اذا فعلت ذلك ، سوف تنتهى بائس |
Bir daha yaparsan seni... | Open Subtitles | اذا فعلت ذلك مرة اُخرى, أًقسم |
Bunu yaparsan asla Washington'a dönemezsin. | Open Subtitles | (اذا فعلت ذلك لا يمكنك العودة لـ(واشنطن |