"ارتكب جريمة" - ترجمة من عربي إلى تركي

• suç işledi
• suç işlemiş
• suçu işledi
• suç işlediği
• suç işlerse
• suç işleyen
• bir cinayet işledi

Mark suç işledi. 9 milyon dolar çaldı.
مارك ارتكب جريمة لقد سرق تسعة ملايين دولار

Vince, neden gerçekten suç işlemiş birini tutuklamıyorsunuz? Mesela senin saçını böyle keseni!
لما لاتقبض على شخص ارتكب جريمة حقيقية؟ كالشخص الذي قص لك قصة شعرك

Karısını öldürmeden 18 ay önce aynı suçu işledi.
لقد ارتكب جريمة مطابقة قبل قتله لزوجته بـ18 شهراً

Louis'in bir suç işlediği ve senin onu kovmandan beş saniye önce istifa ettiği.
(لويس)، قد ارتكب جريمة وقام بتقديم استقالته قبل أن تقومي بطرده

bendine göre bölge savcısının yani benim eğer mahkum bu bölgede başka bir suç işlerse başka bölgelere nakledilmesini durdurabileceği belirtilmiştir.
يُنص بدقة على أن المدعي العام للمقاطعة والذي هو أنا بوسعه منع نقل المشتبه لصلاحيات قضائية أخرى إن ارتكب جريمة ثانوية ضمن صلاحيتي القضائية.

Burada suç işleyen biri var mı?
ولكنى فقط أحدث نفسي هل إي شخص قد ارتكب جريمة هنا؟

Bu adam bu gece burada bir cinayet işledi ve kurbanın adı da "Tiyatro."
هذا الرجل ارتكب جريمة هذه الليلة والضحية هو المسرح...

- Federal bir suç işledi. - Askeri topraklarda.
ـ لقد ارتكب جريمة فيدرالية ـ على أرض عسكرية

Yıllar önce bir suç işledi, işlemeden önce beni de suçuna ortak etmek istedi.
ارتكب جريمة قبل سنوات وقبل أن يقوم بذلك حاول إقناعي أن أشاركه في الأمر

Ama birisi bir suç işledi,
لكن هناك من ارتكب جريمة

Her koşan zenci suç işlemiş demek değildir.
ليس كل رجل أسود يجري يعني بأنه ارتكب جريمة

Affedilemez bir suç işlemiş olsa dahi iki yanlışın, bir doğru edip etmediğini merak etmeye başladım.
على الرغم من انه ارتكب جريمة لا تغتفر , بدأت أتساءل ل لتر إذا كان اثنان الاخطاء جعل الحق حقا .

Tek inanmanız gereken, sanığın bir suç işlemiş olabilme ihtimalidir.
...انتم فقط بحاجة الى الاعتقاد ان المتهم يمكن أن يكون قد ارتكب جريمة

Hâkim bey, yüksek düzeyde güvenlik izni olan biri casusluk suçu işledi.
أيها القاضي، شخص ذو تصريح أمني مرتفع ارتكب جريمة التجسس.

Ya benim silahımla bir suç işlerse?
ماذا أذا ارتكب جريمة بسلاحى؟

Böylesine iğrenç bir suç işleyen birisini savunmaya gelmek.
اتخاذ شخص قد ارتكب جريمة شنيعة

Oğlum benim evimde bir cinayet işledi.
ابني ارتكب جريمة قتل على عتبة بابي