Pancar yediğimde bir bakmışsın ishal olmuşum. | Open Subtitles | أعني أنني أتناول الشمندر أعاني من اسهال دائم |
İshal olmak ve kapısız tuvalet kabinlerinde 20 adamın tuvaletimi bitirmemi bekleyişini görmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | لا استطيع الانتظار حتى احصل على اسهال في حمام من دون باب في حين عشرين رجل ينتظرني انتهي |
Hindistan'da, Ulusal Örnekleme Anketi'nde bir çok kadına sorulmuş. "Çocuğunuz ishal olduğunda, sıvı vermeyi | TED | هنا هو السؤال الذي طُرح في إستطلاع قومي، وهو مسح طلب من العديد من النساء في الهند. "طفلك يعاني من اسهال. |
İshal problemin var mı? Kabızlık? | Open Subtitles | اقصد هل لديك اسهال او تقلصات في بطن؟ |
İshalim geldi. Görüşürüz. | Open Subtitles | لدي اسهال ، وداعًا |
İshal oldum ama şimdi daha iyiyim. | Open Subtitles | لقد كان عندى اسهال ولكنى افضل الان |
Gin-Gin ishal olmuş, bütün gece uyutmadı. | Open Subtitles | جين-جين ايقضتني في نص الليل لان لديها اسهال |
Bana uzun bir mesaj attı, içinde "çocuklar" ve "ishal" sözcükleri gördüm ve sonra da telefonu çekmeceye bırakıp orada kaçıverdim. | Open Subtitles | هو فقط ارسل لي رسالة طويلة "رأيت الكلمات "اطفال "اسهال" ومن ثم رميت هاتفي في الدرج ومضيت |
Bak herkes ishal olmuş! | Open Subtitles | يبدو ان لديك اسهال فى الكلام |
- Sanırım ishal oldu. | Open Subtitles | مقرف أعتقد أنه اسهال |
- Sanırım ishal oldu. | Open Subtitles | أعتقد أنه اسهال |
Çünkü ishal olmuş gibi görünüyorsun. | Open Subtitles | لان يبدو عليك أن لديك اسهال |
Dylan Sandler onun agzinin ishal oldugunu söylüyor. | Open Subtitles | دبلن ساندلر) تقول ان لديه) اسهال في الفم |
"Baş ağrısı, ağız kuruluğu, bulanık görme, yüzde kabartılar iltihaplı kese, baş dönmesi, öfke atakları cinayet eğilimi, baba katilliği, anne katilliği intihar eğilimi, kalp krizi, dışkı kaçırma şiddetli ishal, meme ucu renk değişimi, ölüm ve erekte olma sorunları. | Open Subtitles | صداعٌ، فمّ ناشف، رؤية غير واضحّة، تورّم الوجه، التهاب كيس الجراب، دوار، نوبات غضب، هلوسات بقتل الأب والأمّ والإنتحار، اختناق، تسرّبات شرجيّة، اسهال متفجّر، تلوّن الحلمات، الموت... |
Çocukları sürekli ishal oluyor. | Open Subtitles | اطفاله دائما لديهم اسهال |
Ben çocukken, ishal olduğumuzda, tokat yerdik. | Open Subtitles | لو انه اصابك اسهال فسيتم صفعك |
Ateş, ishal, kusma falan? | Open Subtitles | حمي .. اسهال .. قيىء ؟ |
İlk başta ishal oldular zannettik. | Open Subtitles | فيالبدءظنناأنه اسهال... |
- Evet. - İshal değil misin? | Open Subtitles | نعم - لا اسهال ؟ |
İshalim geldi. Görüşürüz. | Open Subtitles | لدي اسهال ، وداعًا |