Onu almamız için ameliyat olmanız ve kemoterapi ve radyasyon tedavisi görmeniz gerekiyor. | Open Subtitles | علينا أن نجري جراحة لازالته و عليك أن تخضع لعلاج اشعاعي و كيميائي |
Gemilerinde radyasyon taraması yapmalarını söyle. | Open Subtitles | اجعليهم يقومون بفحص اشعاعي علي متن سفنهم |
O zamandan beri kemoterapi ve radyasyon tedavisi görüyor. | Open Subtitles | و منذ ذلك الحين و هي تخضع لعلاج كيميائي و اشعاعي |
Neden daha önce adını bile duymadığım bir gezegen için ışın silahı yapmak zorunda olduğumuzu anlamıyorum. | Open Subtitles | لا أفهم لماذا علينا القيام ببناء مسدس اشعاعي لتصويبه نحو كوكب لم أسمع عنه حتى. |
Kırmızı alarm! Kırmızı alarm bu! Truman, Santralde sızıntı var gibi görünüyor. | Open Subtitles | انذار أحمر هذا انذار أحمر يبدو أنه هناك تسرب اشعاعي |
Ama beş haftada toplam 25 defa radyasyon tedavisi görmen gerek, hafta içi her gün yani. | Open Subtitles | ولكنك بحاجة لعلاج اشعاعي لمدة 5 اسابيع كل يوم |
Aslında hastaneye, radyasyon terapisine gidiyordum kalan son parçayı temizlemeleri için. | Open Subtitles | في الواقع كنت اتلقى علاج اشعاعي في المستشفى ليتخلصوا من باقي الخلايا ولازلت اتلقى العلاج |
Faraday kafesi kurşun kaplı olmuştur radyasyon sızıntısı durumunda bir sığınak olarak hareket etmek. | Open Subtitles | وقد اصطف قفص فاراداي مع الرصاص لتكون بمثابة مأوى في حال من تسرب اشعاعي. |
Büyük bilinmeyene yolculuğunuzda ciddi bir radyasyon sızıntısı istemezsiniz değil mi? | Open Subtitles | لا تريد حدوث تسرب اشعاعي في رحلتك الى الكبير المجهول، أليس كذلك؟ |
Korkarım şiddetli bir radyasyon zehirlenmesi sorununuz var Bay Scioscia. | Open Subtitles | طبيعي. أخشى أنك مصاب بحالة تسممّ اشعاعي حاد، سيد (سوشيا). |
- radyasyon alarmı! | Open Subtitles | تحذير اشعاعي من اين ؟ |
radyasyon zehirlenmesinden öldü. | Open Subtitles | توفي بسبب تسمم اشعاعي |
Nauvoo'da bir radyasyon sızıntısı meydan gelmiştir. | Open Subtitles | هناك تسرب اشعاعي في نوفو |
- radyasyon alarmı! | Open Subtitles | تحذير اشعاعي ! |
Her zaman için, Nikola Tesla'nın bir tür hayranı olmuşumdur, ve kendisinin, 1930'lı yıllarda bir 'Yüklü parçacık ışın silahı' kavramını geliştirmiş olduğu kesin. | Open Subtitles | كنت دوما معجبا بتيسلا وبلا شك كان لديه مفهوم.. عن سلاح اشعاعي في 1930 |
Bizim yer fıstığı ışın tabancası getirmiş. | Open Subtitles | ها! صغير القامة عاد ومعه مسدس اشعاعي دموي. |
Santralde sızıntı var. | Open Subtitles | ارجع للوراء تسرب اشعاعي |