| Ben olsaydım yedek bir planım olurdu, dalavere dışında güvenebileceğim bir şey. | Open Subtitles | لو كنت مكانك لكان لدى لدى خطة بديلة. شىء اكثر من مجرد هراء لكى اعتمد عليه. |
| güvenebileceğim birini istiyorum, oyun arkadaşı değil. | Open Subtitles | احتاج الى شخص اعتمد عليه وليس الى رفيق لعب |
| En azından güvenebileceğim bir arkadaşım kaldığı için memnunum. | Open Subtitles | انني سعيدة فقد انه لدي صديق واحد استطيع أن اعتمد عليه |
| -Peki-- -Sorun şu ki, ona çok bağlıyım. | Open Subtitles | , اننى اعتمد عليه واسبب له المشاكل كثيرا |
| Sadece benimle aynı odayı paylaşıyor. Tabii ben de ona bağlıyım. | Open Subtitles | هو فقط يشاركني الغرفة وانا اعتمد عليه |
| Şimdilerde tek istediğim, güvenebileceğim bir erkek. | Open Subtitles | والأن اريد فقط رجل لكي اعتمد عليه |
| güvenebileceğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الوحيد الذي يمكنني أن اعتمد عليه |
| Çünkü o benim işverenim ve ben de ona bağlıyım. | Open Subtitles | لأنه مديري و أنا اعتمد عليه |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 