Senin söylediğin... veya benim söylediğim değil,_BAR_gerçekte ne olduğu. | Open Subtitles | ما تقولة الآن و ما اقولة انما الحقيقة فعلا |
Yapacağımı söylediğim her şeyi yapmak için kitabın tüm özel haklarını 6 aylığına bana veriyor. | Open Subtitles | انة يعطينى الحق فى الكتاب لمدة ستة اشهر لكى افعل كل شى انا اقولة |
Samantha, tatlım erkek arkadaşlarınla beni tanıştırdığında sana söylediğim bir cümleyi hatırlıyor musun? | Open Subtitles | سمنثا عزيزتي هل تتذكرين ما اقولة لك دائماً كلما قابلت احد من أصدقائك الجدد؟ |
söylediğim hiç bir şeyi anlamıyorsun değil mi? | Open Subtitles | انتى لا تفهمين الكلام الذى اقولة , هل فعلتى ؟ |
Benimse onlara söylediğim ilk şey, "Tamam, fakat kendine hizmet edemezsin, başkalarına değeri olan bir şey sunmalısın. | TED | وأول شئ اقولة لهم هو "حسنا، أنت لا تستطيع أن تخدم نفسك يجب ان تقدم للاخرين شئ ذي قيمة |
Kraker yiyip, söylediğim herşeyi tekrar ederdin. | Open Subtitles | كنت تأكل البسكويت و تكررين اي شي اقولة |
söylediğim her şey kulağıma bir garip geliyor. | Open Subtitles | فى مسمعى كل شيىء اقولة يبدو خاطئاً |
Bu hep söylediğim şeyi kanıtlar. | Open Subtitles | انه يثبت ما كنت اقولة من البداية |
Sana söylediğim gibi yapmalıydın. | Open Subtitles | هذا ما ينبغى أن اقولة |