| Ama Bundan daha fazlası olduğunu biliyorsun, anne. | Open Subtitles | وستستعيدي أراضيكِ بأي الطريقتين. لكنك تعرفين أن الأمر اكبر من ذلك يا أمي. |
| Bundan daha kötü şeyler yaşadığını gördüm. | Open Subtitles | لقد كنت الى جانبك عندما تمرين بما هو اكبر من ذلك. |
| Ajan Fernandez bunu uyuşturucu operasyonu sanmıştı ama bence Bundan daha büyük. | Open Subtitles | يعتقد وكيل فرنانديز أن هذه كانت عملية المخدرات، ولكن اعتقد انه هو اكبر من ذلك. |
| - Evet, ama daha fazlası olmalı. | Open Subtitles | اجل، ولكن يجب ان يكون الامر اكبر من ذلك |
| Bundan daha büyük bir iştahın var değil mi? | Open Subtitles | لديك شهية كبيرة اكبر من ذلك الست كذلك؟ |
| Senin daha büyük bir savaşın var, dostum. | Open Subtitles | لديك معركة اكبر من ذلك, يا صديقي. |
| Bundan daha büyüğünü hayal etmiştim. | Open Subtitles | أنا تخيلت أن يكون اكبر من ذلك بكثير |
| Bundan daha iyi bir cinayet sebebi bulamazsın. | Open Subtitles | لن تحصل على دافع للقتل اكبر من ذلك |
| Ama Bundan daha fazlası. | Open Subtitles | لكن انه اكبر من ذلك |
| Hayır, Bundan daha fazlası var. | Open Subtitles | لا انه اكبر من ذلك |
| Bundan daha fazlası var. | Open Subtitles | الامر اكبر من ذلك بكثير |
| Bundan daha büyük bir zevk düşünemiyorum. | Open Subtitles | لا يوجد شرف لي اكبر من ذلك |
| Aklımda çok daha büyük bir hedef var. | Open Subtitles | فأنا لديّ أهداف اكبر من ذلك في تفكيري |