Yapılacak başka şey yoktu. Çok fazla şey öğrenmiştiniz ve durmayacaktınız. | Open Subtitles | لقد عرفتما انتما الأثنين اكثر من اللازم, ولا تريدا ان تتوقفا |
Çok fazla çekersen epidermal kanamayı tetikleyebilirsin ve bu bir komaya sebep olur. | Open Subtitles | سحب سائل اكثر من اللازم قد يدخلها بحاله نزيف مما يؤدي الى غيبوبة |
Çok fazla diyet yapmaktan olsa gerek. | Open Subtitles | لقد كنت تتبعين نظام غذائي اكثر من اللازم |
Newport'daki restoranların pahalı ve aşırı soslu olduklarını söylemiştin. | Open Subtitles | اعتقد انك قلت ان جميع المطاعم بنيو بورت غاليه اكثر من اللازم ويكثرون الصلصه |
Bütün bu dünyanın sonu senaryoları aşırı derecede abartılı. | Open Subtitles | اعتقداننهايهالسيناريوالعالمى.. مبالغ فيها اكثر من اللازم |
"Halk yönetsin" dediğimde "Biz Halkız" sloganıyla çıkınca fazla iyimser olduğumu düşünmüştüm. | Open Subtitles | عند اختيارنا لشعار نحن الشعب... كان رأى هو دعوا الناس تحكم. لقد كنت اشعر بانى متفائل اكثر من اللازم. |
- Çok fazla stres. - O da ne? Celvin Kleine-One? | Open Subtitles | اجهاد اكثر من اللازم - ما هذه سى كى ون - |
Yani muhtmelen Çok fazla kattım ya da votka-portakal karar verme yeteneğimi etkiledi, ne dersin? | Open Subtitles | لذلك من المحتمل اكون قد استخدمت اكثر من اللازم او ان مشروب الفديكا قد اثر على تقديرى ما رائيك؟ |
Luc Çok fazla iyiyidi, ve Roy... hiç ateşli olmadı. | Open Subtitles | لوك كان شيئا جيدا اكثر من اللازم وروي لم يكن جيدا بما فيه الكفايه |
Bu demektir ki ya sen Çok fazla içiyorsun ya da tepeden birileri piyasayı süpürüyor. | Open Subtitles | لذا معك انت تدخن اكثر من اللازم أو شخص ما منزوع الدسم من الاعلى |
Çok riskli. Çok fazla oynar parça var. | Open Subtitles | انها خطيرة جدا وبها قطع متحركة اكثر من اللازم |
Çok malları vardı, Çok fazla. Bu bir çete. | Open Subtitles | كان لديهم الكثير من الاحجار, ربما اكثر من اللازم |
Çok fazla verirse, uyanamayabilirsin. | Open Subtitles | اذا اعطاك اكثر من اللازم قد لا تستيقظين مرة اخرى |
Düşmesi beynine Çok fazla hasar vermiş. | Open Subtitles | السقوط .. الضرر بدماغه اكثر من اللازم .. |
Çok fazla veya yetersiz konuşursam diye korkuyorum. | Open Subtitles | خائفة لأن اقول اكثر من اللازم او اقل من اللازم |
Tamamen aşırı gelişmiş oluruz. | Open Subtitles | لا يمكننا الذهاب إلى مصرف سيكون قد توسعنا اكثر من اللازم |
Ama aşırı değil. Ona canlı ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | لكن ليس اكثر من اللازم اريده مستيقظاً من اجل هذا |
Belki bu biraz aşırı olacak ama merdivenlerin ortasında kendisinden geçer. | Open Subtitles | نعم، نعم، الآن، ربما هذا اكثر من اللازم ولكن في أسفل الدرج ربما يغمى عليه |
"Halk yönetsin" dediğimde "Biz Halkız" sloganıyla çıkınca fazla iyimser olduğumu düşünmüştüm. | Open Subtitles | عند اختيارنا لشعار نحن الشعب... كان رأى هو دعوا الناس تحكم. لقد كنت اشعر بانى متفائل اكثر من اللازم. |