"اكن هناك" - ترجمة من عربي إلى تركي

• orada değildim
• gitmedim
• evde olmazsam

Sadece orada değildim. Hava değişimi oldu, değiştirme merkezinde bekledim.
لم اكن هناك بمفردي كان هناك معسكر الجنود البدلاء

Sonra sen kamaraya döndüğünde... ben artık orada değildim?
وعندما عدت للكابينه وانا لم اكن هناك معلقاً ؟

Hayır, hâlâ imgelem görüyordum, ama sanki artık orada değildim.
لا كنت لازلت فى الرؤيه ولكن مثل انى لم اكن هناك بعد ذلك

Hep sandviç yemiyorum ve orada değildim bile.
انا لا اكل الساندويتش دائما .. ولم اكن هناك حتى

Ben birkac kez Venezuela ya gittim,ama oraya hic gitmedim.
لقد كنت في فينزويلا عدة مرات, لكن لم اكن هناك

ve , Eğer evde olmazsam... hepsini ön tarafa bırak.
واخبرك بشيء ان لم اكن هناك اسكبه في الساحه الاماميه

Bilmiyorum. orada değildim. Umarım yoktur.
لا أعلم, لم اكن هناك أتمنى ان لا يكون احد أصيب

Size söyledim, olay gerçekleştiğinde orada değildim.
لقد اخبرتك مسبقاً انه كان كذلك ولكني لم اكن هناك عندما حدث هذا

O kadar yılı birlikte geçirdik ve bir anda, hiç hesapta yokken, artık orada değildim.
كنا لنمضي كل تلك السنين معا ولكن فجاة وبدون مقدمات لم اكن هناك

Size söyledim, orada değildim ama adamlarım kuralları bilirler misafir yasaktır.
لقد اخبرتك من قبل انا لم اكن هناك ولكن رجالي يعرفون القوانين لا زوار

Charles'ın oyunda ne gördüğüne dair bir fikrim yok çünkü orada değildim.
لم اكن اعلم ماالذي راه تشارلز بالمسرحيه لاني لم اكن هناك

Ben sadece böyle duydum. orada değildim.
فقط هذا سمعته, ولكنى لم اكن هناك

orada değildim, ama duyduğuma göre göz alıcıymışsın.
لم اكن هناك لكني سمعت بانك كنت رائعة

orada değildim. Oksijen Tüpü alıyordum.
لم اكن هناك كنت اشتري جهاز استنشاق

Çalındığında orada değildim.
فى الواقع لم اكن هناك عندما وقعت السرقة

orada değildim, ama evime girmiş, Cody'i görmüş onu arabama koymuş olmalıydı.
لم اكن هناك , لكن... لا بد انه عاد لشقتي وشاهد كودي ووضعه في سيارتي

Size söyledim, orada değildim.
قلت لك , لم اكن هناك , كنت مريض

Tabii orada değildim ama çok kötü bir şoför.
أقصد ، لم اكن هناك لكنها سائقة فظيعة

Senin için orada değildim.
.. انا لم اكن انا لم اكن هناك من اجلك

"Ben yapmadım. orada değildim.
انا لم افعلها لم اكن هناك

Ben de daha önce gitmedim, bu yüzden hiç bilmiyorum kayınbiraderim.
لم اكن هناك, لذا لا اعرف, نسيبي.