ويكيبيديا

    "الأدلة المادية" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • fiziksel kanıt
        
    • Fiziksel kanıtlar
        
    • kanıtları
        
    • deliller de
        
    • somut kanıtlar
        
    • fiziksel kanıtla
        
    Tezgahlar da her gün yer değiştiriyor, o yüzden fiziksel kanıt pek yok. Open Subtitles العربات تغير أماكنها كل يوم أذن لم يتبقى هناك الكثير من الأدلة المادية
    Aleyhinde çok az fiziksel kanıt var ama DNA yok. Open Subtitles كمية الأدلة المادية ضده ضئيلة، وما من دليل حمض نووي
    Fiziksel kanıtlar da oldukça kısıtlıydı. Open Subtitles كما أن الأدلة المادية كانت محدودة للغاية.
    Bu yön değişimi, kurumun, titizlikle toplanmış Fiziksel kanıtlar ve modern psikolojide kabul edilen "çoklu kişilik sendromu diye bir şey yoktur" fikri doğrultusunda kadük kalan bir savunma oluşturmasına sebep oldu. Open Subtitles طبيعة هذا التبادل... وضعَ أُسس الدفاع التي فشلت. ليس فقط بسبب دقّة جمع الأدلة المادية...
    Maalesef, insan davranışları somut kanıtları sınırlandırıyor. Open Subtitles للأسف، الأدلة المادية محدودة بسبب النشاط البشري.
    Arabana yerleştireceğimiz deliller de buna dahil. Open Subtitles و بالتأكيد هناك الأدلة المادية والتي سنضعها في صندوق سيّارتك
    somut kanıtlar, şoförü taksiden çıkaran kahramanın sen olduğunu doğruluyor. Open Subtitles الأدلة المادية تؤكد أنك "بطل" أن سحب السائق من سيارة أجرة.
    Dahası, itirafı fiziksel kanıtla uyuşuyor. İtirafı net değildi. Open Subtitles وبالإضافة إلى اتساق اعترافه مع الأدلة المادية.
    fiziksel kanıt eksikliğini görmemeleri için jüriyi gaza getirmişsiniz. Open Subtitles لقد خدعتِ هيئة المحلفين في حالة جنونية لتغطية النقص في الأدلة المادية
    fiziksel kanıt eksikliğini görmemeleri için jüriyi gaza getirmişsiniz. Open Subtitles لقد خدعتِ هيئة المحلفين في حالة جنونية لتغطية النقص في الأدلة المادية
    5 korkunç cinayetin, 40'ın üzerinde adli tıp delili ve fiziksel kanıt... Open Subtitles خمسة جرائم مروعة،أكثر من 40 قطعة مختلفة من الأدلة الجنائية و الأدلة المادية
    Bu hepsi fiziksel kanıt Open Subtitles هذه كل الأدلة المادية
    Fiziksel kanıtlar göstermiyor, suç mahalli ise kesinlikle işaret etmiyor. Open Subtitles -ماذا ؟ لا الأدلة المادية ليست كذلك، مسرح الجريمة لا يشير لذلك
    - Öğle yemeğini yediği atış poligonunda. Abby kanıtları bir araya getirmeye çalışıyor. Kesin kanıt bulamadık hala. Open Subtitles لقد تناولوا الغداء في ميدان الرماية، و(آبي) تبحث في الأدلة المادية لكنّنا لم نجد بعد الدليل الدامغ
    Ayrıca dikkat çekecek bazı sağlam deliller de var. Open Subtitles وهناك أيضاً بعض الأدلة المادية التي قد تلفت بعض الإنتباه.
    Sara, Nick ve benim topladığımız somut kanıtlar,.. Open Subtitles الأدلة المادية التي جمعها كل من (سارا)، و(نيك)، وأنا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد