ويكيبيديا

    "الأروع" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • havalı
        
    • muhteşem
        
    • en büyük
        
    • dünyanın
        
    Biz en havalı, en zengin ve dunyadaki en adil ulusuz. Open Subtitles نحن الأروع الأغنى ، أكثر أمة إستقامة على وجه الأرض
    Ben gergin değilim, ben eğlenceli bir tipim havalı bir tip'im, istediğine sorabilirsin. Open Subtitles أنا لست العصبي بل أنا المرح بينهم الأروع بينهم، سلي أي أحد
    Lütfen Wade, tüm doğu kıyılarının en havalı adamıyla şarkı söylemek aptal hayatımın en önemli olayı olacak. Open Subtitles اعني انا ويد, رجاءً, معك الغناء في الأروع الرجل الشرقي الساحل كامل الأهم الحدث سيكون الغبية حياتي كامل في
    Dün gece viskinden biraz içmiş olabilirim ve en muhteşem cipsi buldum. Open Subtitles ربما قمت بشرب القليل من الويسكي ليلة أمس وتناولت شرائح البطاطس الأروع
    Sadece bu muhteşem geceye yarım saat ara veriyoruz. Open Subtitles سهرتنا الأروع على الإطلاق, سوف تتوقف لثلاثين دقيقة, حسناً؟
    Ve asıl çılgınca olan şu ki patronum benden ona yılın en büyük dedikodusunu anlattığım için çok hoşlanıyor. Open Subtitles و الأروع أن مديرتي تحبني لأنني أخبرتها عن الأمر وقالت أنه أفضل خبرسمعته طوال العام
    İki tarafında, diğerinin gazının dünyanın en tatlı şeyi olduğunu keşfettiği dönem. Open Subtitles حيث يجد الجانبين غازات الآخر تزداد روعة وإثارة بل الأروع في العالم
    Arkadaşın taşıdığım en havalı kişi. Open Subtitles صديقك , مثل الرجل الأروع الذي سمعت به في الأعلى هنا
    Kızınız Williams'daki en havalı, en güzel kızdı. Open Subtitles ابنتك كانت الأروع والأجمل في جامعه ويليامز
    Kızınız Williams'taki en havalı, en güzel kızdı. Open Subtitles إبنتك كانت الأروع والاجمل في جامعه ويليامز
    Şimdiye kadar alacağın en havalı kız. Open Subtitles الفتاة الأروع التي من الممكن أن تكون قد حصلت عليها.
    En havalı robotlar bu kardeşlik klübündedir. Open Subtitles كل الروبوتات الأروع ضمن هذه الأخوية.
    - Gördüğüm en havalı en manyak konserdi lan! - Süper ötesiydi! Open Subtitles كـانت هذه الأروع ، الحفلة الأكثر امتيازا - كـان هـذا رائعـا جـدا -
    Bu duygular dizisi muhteşem olduğu kadar devre dışı bırakma yeteneği daha da olağanüstü. Open Subtitles وبقدر روعة هذه المجموعة من المشاعر ولكن الشيء الأروع هو القدرة على إنهائها أنا لست بحاجة إلى الزائفة رجل خراب عاطفيا.
    Ben hep kendim gibi hissederim. Her zaman muhteşem bir his olmayabiliyor bu. Open Subtitles ‫أشعر بأنني على طبيعتي دوماً ‫وقد لا يكون هذا الشعور الأروع دوماً
    Biliyor musunuz bu kayada muhteşem olan kimdi? Open Subtitles تعرف من كان الأروع على هذة الصخرة ؟ " إنة" بوبى
    dünyanın en muhteşem insanı nerede? Open Subtitles حسناً أين ذلك الأروع شخص في العالم ؟
    İşte yılın en muhteşem zamanı... Open Subtitles "1964" - "إنه الوقت الأروع بالعام" -
    Ian şüphesiz Roma dışında gördüğüm en muhteşem sanat eseri koleksiyonuna sahip. Open Subtitles لدى (إيـان) المجوعة الأروع للنهـضة الأوروبية التي رأيتها خارج "رومـا"
    Kataloğumuzdaki en büyük değer çift etkili vanilya esansı.... 4–6 onsluk olabiliyor Open Subtitles القيمة الأروع في مجموعتنا هي مستحضر الفانيلا المضاعف القوة والذي يأتي بوزن أربع و ثمان واثنتي عشرة أونصة
    Bayanlar baylar, dünyanın en iyi dansçıları. Open Subtitles الراقصون الأروع في العالمِ أيها السيدات والسادة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد