Savcılık sonucun kesin olduğunu düşünüyordu ama jüri Geçen hafta kararsız kaldı. | Open Subtitles | إعتقد الإدعاء أن عليها السجن لمدة 45 عاما لكن هيئة المحلفين عادة الأسبوع الماضي إلى طريق مسدود |
Cep telefonu işlemleri seyrek. Ama çağrıların büyük çoğunluğu Geçen hafta kocasına yapılmış. | Open Subtitles | و نشاط هاتفها كان متقطع، لكن أغلب المكالمات الصادرة كانت الأسبوع الماضي إلى زوجها. |
Geçen hafta, 65. katın merdivenlerini çıkıyordum. | Open Subtitles | كنتُ أستقلّ الدرج في الأسبوع الماضي إلى الطابق الـ65... |
Geçen hafta Ürdün Gazetesi Bilat'ın editörüne bir telefon röportajı vermişsin. | Open Subtitles | علمت أنك قمت بمقابلة هاتفية الأسبوع الماضي إلى محرر الصحيفة الأردنية (بيلات) |
Bu yüzden Geçen hafta sonu Dr. Cox ile su kayağı kaçamağı yapmak için Ozarklar'a uçtum. | Open Subtitles | وهو أيضاً سبب سفري نهاية الأسبوع الماضي إلى (أوزارك) أوزارك: بحيرة في جنوب وسط الولايات المتّحدة لرحلة تزلّج مائي مع د. |
Geçen hafta arkadaşım Rita'yla oraya gittik. Annesi orada kalıyor. | Open Subtitles | لقد ذهبتُ الأسبوع الماضي إلى هناك مع صديقتي (ريتا), والدتها هناك. |