Tüm hafta otelin yarısının boş olduğunu söylediler. Yarı dolu, tatlım. | Open Subtitles | و قالوا أن الفندق نصفه فارغ الأسبوع بأكمله |
Tüm hafta boşa gitti. | Open Subtitles | هذا الأسبوع بأكمله كان بلا فائدة |
Tüm hafta boşa gitti. | Open Subtitles | هذا الأسبوع بأكمله كان بلا فائدة |
Ona eğer isterse gelecek cumartesi oynayabileceğimizi söyledim bana bütün hafta burada olmayacağını söyledi. | Open Subtitles | لقد سألته إن كان يود اللعب في السبت القادم، فقال إنه سيقضي الأسبوع بأكمله. |
bütün hafta boyunca, mesajımı aldığını ve buna rağmen geldiğini düşündüm. | Open Subtitles | ل أمضى عطلة نهاية الأسبوع بأكمله التفكير كنت قد سمعت... ... كل شيء ل زيارتها القول وأنكم جئتم على أي حال... |
Hayır, bütün hafta izinliyiz. | Open Subtitles | لا،لدينا نهاية الأسبوع بأكمله عطلة |
- Tüm hafta izinli. | Open Subtitles | الأسبوع بأكمله |
Görünüşe göre bütün hafta okulu asmış. | Open Subtitles | {\pos(192,210)}من الواضح أنها تغيّبت عن الحصص الأسبوع بأكمله |