Bu hafta doktorumla randevum vardı ve ben çok emindim. | Open Subtitles | كان لديّ موعد هذا الأسبوع مع طبيبي، وكنتُ متأكدة جداً |
Uzun bir zaman gibi geliyor ama Tanrı'yla hafta sonumuz bu. | Open Subtitles | كأنه فتره طويله لكن هذه مجرد عطلة نهاية الأسبوع مع والدنا |
3 ay önce, hafta sonunu bir adamla geçirdim. | Open Subtitles | منذ ثلاثة أشهر قضيت نهاية الأسبوع مع رجلاً |
24 saat mühlet ile, hafta sonu olmamak kaydıyla iki akşam yemeği. | Open Subtitles | ،العشاء ليلتان وليست في نهاية الأسبوع مع إنذار بـ 24 ساعة |
hafta sonunu kızım ve torunum ile geçireceğim. | Open Subtitles | سوف أقضي عطلة نهاية الأسبوع مع إبنتي. وحفيدي. |
haftada 3 gün, sabah 8'den akşam 6'ya kadar, haftada 7 ve 6 alacaksın. | Open Subtitles | ثلاث أيام في الأسبوع ، من 8 حتى 6 مساء 7و 6 في الأسبوع مع كل التأسيس. |
haftada eline 1300 dolar para geçiyor ve yüksek vergi iadesi var. | Open Subtitles | فنحصل على ألف وثلاثمائة دولار في الأسبوع, مع ضريبة الدخل الكبيرة, |
hafta sonunu bir erkekle geçiremeyecek kadar gençsin, bu kadar basit. | Open Subtitles | أنت صغيرة جدا على قضاء عطلة نهاية الأسبوع مع بعض الفتية ، هذا بسيط |
- İyi. Bu hafta sonu babasında kalıyor. | Open Subtitles | ـ إنه بخير ، يقضي عطلة نهاية الأسبوع مع أبيه |
Seni kazandığım bin dolarla bu hafta sonu gezmeye götürecektim. Bin dolar mı kazandın? | Open Subtitles | كنت سآخذك بعيداً نهاية الأسبوع مع الألف دولار التي ربحتها |
Hayır. Bütün hafta sonunu o domuzla o aptal otel odasında çalışarak geçirdim. | Open Subtitles | لا ، لقد كنت أعمل طوال عطلة نهاية الأسبوع مع ذلك الحقير |
Sebastian, bu hafta sonu Liam'da kalmak istedi. | Open Subtitles | سيباستيان أراد أن يقضى أجازة نهاية الأسبوع مع ليام |
Pekâlâ gençler, bu hafta işlerimize bu karışım yüzünden ara vereceğiz. | Open Subtitles | حسنا يا شباب لدينا عمل هذا الأسبوع مع الماش اب |
"Hansel, biz hafta sonunu Stilskinler'le geçiriyoruz... | Open Subtitles | هانسل، سوف نقضي نهاية الأسبوع مع بعض الفاشلين خارج المنزل |
Vegasta bir dizi müşteri ile görüştüğünü söyledi. | Open Subtitles | قالت بأنها سوف تقضي عطلة نهاية الأسبوع مع صديق في فيغاس حسب جدولها |
- Peyton ile hafta sonu bir yere gideceğim. | Open Subtitles | ذهاب. الذهاب بعيدا ل عطلة نهاية الأسبوع مع بيتن. |
İş arkadaşı ve danışmanı Henry Sherman'la haftada iki kez briç dersi veriyorlardı. | Open Subtitles | " الآن هي تدرس حصص في بريدج مرتين في الأسبوع " "مع صديقها الحميم و رجل الأعمال المدير هنري شرمان" |
Dostu olsaydı haftada iki gece Zinc Bistro'da icra direktörüyle.. | Open Subtitles | ما هو الصديق الذي يشرب "مانهاتن" في "بيسترو زينك" لمدة ليلتين في الأسبوع مع مديره التنفيذه خلفك؟ |