Çünkü, bazen, yazdıklarının satır aralarına bakmak onu anlamak için gereklidir. | Open Subtitles | لأنه، في بعض الأحيان يجب عليك القراءة بين الأسطر لتفهمي مقصدها |
satır aralarını oku. Bana pis kokular geliyor. | Open Subtitles | اقرأ بين الأسطر و سأقول كأن الأمر يبدو فيه الكثير من لحقائب السوداء |
Bunlardan benim kadar okuduğun zaman, satır aralarını okumayı öğreniyorsun. | Open Subtitles | عندما تقرأ الكثير مثل هذه السر الذاتية تتعلم أن تقراً بين الأسطر |
Acaba bazı replikleri beraber çalışmak için bana gelir misin diyecektim. | Open Subtitles | إذا أمكنكِ أن تأتي معي للبيت لنراجع بعض الأسطر الليلة |
Yüzbaşı liderdir ve o replikleri liderin söylemesi gerekiyordu. | Open Subtitles | العميد هو القائد واحتجت لتلك الأسطر أن يقولها |
Merhaba, Sör Tom. Ben Harry'nin bir arkadaşıyım. replikler nasıl gidiyor? | Open Subtitles | مرحباً سيد " توم " أنا صديق لـ " هاري " كيف حال الأسطر ؟ |
Evet, satırlardan biri Joseph Smith'e ait bir telefon numarası, onu incelemeye... | Open Subtitles | أجل، أحد الأسطر رقم هاتفي، مسجل باسم (جوزيف سميث)، وربطناه... |
Dikkatinizi verin ve repliklerin dışına çıkmaya çalışın, tamam mı, Jabbar? | Open Subtitles | إنتبهوا و حاولوا فقط تأدية هذه الأسطر ، حسناً يا (جبار) ؟ |
Buradan birkaç satır okuyacağım bu evde her ne varsa irtibata geçebilecek miyiz bakalım, olur mu? | Open Subtitles | حسنًا, أنا سأقرأ بعض الأسطر هنا وسأرى إن كنُا نستطيع الإرتباط بإي شيء في هذا المنزل, إتفقنا ؟ |
Dikkat edin, tarih kusursuzca hizalı, satır sonları, üstlerindeki ve altlarındaki harflerle aynı yerde hizalı. | Open Subtitles | لاحظي الخطوط وفواصل الأسطر في نفس الأماكن كل الرسائل تتشابه حروفها |
Bu sayıyı en üst sol konuma koyalım, böylece kullandığımız satır ve sütunla eş konumda bulunsun. | TED | لنضع هذا الرقم في أعلى اليسار بحيث يتطابق مع الأسطر و الأعمدة التي اعتدنا الحصول عليها . |
İlk matrisin sütun sayısı ikincinin satır sayısına eşit olmalı. | TED | عدد الأعمدة في المصفوفة الأولى يجب أن يساوي عدد الأسطر في المصفوفة الثانية . |
Bir satır hariç bütün metin karalanmış. | Open Subtitles | جميع الأسطر تم حجبها, باستثناء واحد |
Eh, tam da beklediğimiz gibi gitti ve "berbat geleceğim"le ilgili satır aralarını okursam korumaya ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | , حسناً , آلت الأمور إلى ما توقعناه إن كنت أقرأ ما بين الأسطر , "بشأن "مستقبلي البائس قد أحتاج إلى بعض الحماية |
Muhtemelen bir ağaçtan atlayıp o replikleri de çalar. | Open Subtitles | حتماً سيقفز من شجرة ليسرق تلك الأسطر كذلك |
replikleri ezberlemek zorunda değiller. Sıkılıyorlar. | Open Subtitles | ليس عليهم حفظ هذه الأسطر ، إنها مملة |
Neden mide en iyi replikleri almış? | Open Subtitles | لمَ عسى "المعدة" ينال كل الأسطر الفُضلى؟ |
Eskiden Margot Kidder'le replikleri çalışırdım. O delirmeden önce. | Open Subtitles | لقد كنت أقرأ الأسطر مع الممثلة (ماركو كيدر) قبل أن تُجنّ |
Ya replikleri oldukları gibi söylersin, ya da başrolü Stacy'ye veririm! | Open Subtitles | ستأدين الأسطر كما هي مكتوبة أو سأعطي المقدمة ! (لـ(ستايسي |
Seninle replikler hakkında konuşacaktım. | Open Subtitles | أردت التحدث معك بشأن الأسطر |
Evet, satırlardan biri Joseph Smith'e ait bir telefon numarası, onu incelemeye... | Open Subtitles | أجل، أحد الأسطر رقم هاتفي، مسجل باسم (جوزيف سميث)، وربطناه... |
Hele de repliklerin sonundaki tekrarlar. | Open Subtitles | وكل التكرار في نهاية الأسطر. |